Merakla beklediğimiz yeni sezon bu hafta başlıyor. Bu sene de elimden geldiğince oynayacağımız rakipleri tanıtmaya ve maç ile ilgili görüşlerimi maç öncesinde sizinle paylaşmaya devam edeceğim. Detaylı rakip analizlerinin basketbolkeyfi.com dan paylaşacağım gibi maçlardan bir gün önce Çubuklu Analiz youtube kanalından da maç önü yayınlarını yapmaya devam edeceğim.
KADRO YAPILANMASI
İlk haftaki rakibimiz Sırbistan temsilcisi Kızılyıldız. Geçen sene takımın başına geçen Dejan Radonjic yönetiminde bu sezona da başlayan Kızılyıldız kadrosunda yine önemli değişiklikler yaşadı.
Geçen seneki kadronun önemli oyuncularından birkaçını kaybettiler. Bu isimler içinden en çok dikkat çeken isim Jordan Loyd. Bununla beraber kısa rotasyonunu diğer bir önemli ismi Corey Walden da takımdan ayrılarak Bayern Munich yolunu tuttu. Ayrıca uzun rotasyonundan Duop Reath ve Landry Nnoko ayrılan diğer oyuncular oldu.
Obradovic’in Partizan projesi Kızılyıldız’ı da etkiledi. Euroleague bileti getiren Adriyatik Ligi şampiyonluğu bu sene daha büyük bir önem kazandı. Parzitan gibi ciddi bir rakibin ortaya çıkması kadro yapılanmasında sadece Euroleague için değil Adriyatik Ligi için de hamle yapma ihtiyacı doğurdu.
Bu hamleleri yaparken de takımdan 2017 yılında ayrılıp geçen sezonun ortasında geri dönen Koç Radonjic’in yerli ağırlıklı ve daha önce çalıştığı isimleri dahil etmeye dikkat ettiler.
Ama öncelikle adı büyük takımlarla anılan Nikola Kalinic takıma dahil edildi. Geçen sene Valencia’da görev adamı rolünden sıyrılıp takımın yıldızı gibi oynamaya başlayan Kalinic bu sene bu bir seviye daha yukarı çıkarmaya çalışacak bir ortam içinde olacak.
Önemli isim eklemeleri Kalinic ile sınırlı kalmadı. Nate Wolters, Austin Hollins, Aoran White gibi Euroleague tecrübesi fazla olan oyuncular da takıma katıldı. Aynı Nate Wolters ve Nikola Kalinic gibi daha önce Kızılyıldız forması giymiş Luka Mitrovic ve Maik Zirbes yeniden takıma döndüler. Bunların dışında Nikola Ivanovic ve Stefan Lazeravic gibi Adriyatik ligi oyuncuları da takıma katıldı.
KADRO DİZİLİŞİ
Oyun Kurucu (PG): Nate Wolters, Nikola Ivanovic , Aleksa Uskovic
Şutör Guard (SG): Austin Hollins, Stefan Lazeravic, Branko Lazic, Marko Gusic
Kısa Forvet (SF): Dejan Davidovac, Nikola Kalinic, Marko Simonovic, Ognjen Dobric
Uzun Forvet (PF): Aaron White, Luka Mitrovic
Pivot (C): Ognjen Kuzmic, Maik Zirbes
Uzunca bir zaman pivot arayışında olan Kızılyıldız bir türlü aradığı oyuncuyu bulamadı. En sonunda eski oyuncuları Maik Zirbes ile 2021 sonuna kadar sözleşme imzaladılar. Uzatma opsiyonları olmakla beraber bütün sezonu kapsayan bir sözleşme yapmamış olmaları son yıllarını Çin ve Dubai’de geçiren Zirbes’e haliyle çok güvenmiyor olmalarından kaynaklanıyor.
Uzun rotasyonları hem nitelik hem nicelik anlamında çok da tatmin edici değil. Ancak Koç Radonjic’in Kalinic, Davidovac, Simonovic, Dobric, Mitrovic gibi isimleri bir pozisyon üstte kullanma şansına sahip.
Kısa rotasyonları ise nispeten daha güçlü. Nate Wolters daha önce Koç Radonjic ile çalışmıştı. Hem geçiş oyunlarını iyi oynayan, hem de isolation oynayabilen saha görüşü de hiç fena olmayan bir oyun kurucu. Eğer sakatlık sorunu yaşamazsa ki son zamanlarda bunu çokça yaşadı takıma faydalı olabilecek bir oyuncu. Sadece kendi performansı açısından değil aynı zamanda diğer oyuncuların da performansını yukarı çekebilecek bir kapasiteye sahip.
Ivanovic hep büyük bir beklenti yaratan ama bu beklentiyi en üst seviye için karşılayamayan bir oyuncu oldu. Bu sene Wolters’ın arkasında takımın diğer oyun kurucusu. Artık 27 yaşında ve oyunu ve kendini daha iyi bildiği bir yaşta. Onun da oyun tarzı aslında Wolters’a benziyor. Birebirler üzerinden oyunu kurma, kendi pozisyonunu yaratma ve ikili oyun oynayabilme becerilerine sahip.
Bu iki oyuncu ile takım organizasyonunda bir sıkıntı yaşamayacaklardır. Bazı beraber oynadıkları dakikalarda da iki oyuncunun da skor üretebilme kapasitesinin olması koçun elini güçlendirecektir.
2 Numara pozisyonunun ana parçaları Hollins ve Lazarevic. Hollins, Wolters ve Ivanovic gibi sahadaki özgür oyunculardan biri. Bu üç oyuncu yaratıcılıklarını kullanıp hem kendileri bitiriyor hem de pozisyon üretiyorlar. Lazarevic biraz daha değişik bir sitile sahip. Fiziğinin getirdiği avantajlar sayesinde bazen 3 bazen 4 numaraya kayabiliyor. Sahada her şeyi yapan oyunculardan hatta bir nevi Kalinic benzeri diyebiliriz. İstikrarlı katkı veriyor ve az hata ile oynuyor.
3 Numara pozisyonu takımın en büyük beklentide olduğu oyunculardan kurulu. Başta Kalinic olmak üzere Dobric ve Davidovac önemli isimler. Kalinic artık bildiğimiz Kalinic’ten çok ileride. Bazen top getirip oyun kurma dahil sahada birçok şeyi yapıyor. Hatta en önemli silahı olan 3 numaradan sırtı dönük oyunları portföyünde arka sıralarda kalmaya başladı. Dobric ve Davidovac da dahil olmak üzere bu üç oyuncuda 2-3-4 pozisyonlarının tamamını oynayabiliyorlar.
4 Numarayı White ve Mitrovic ikilisi ile oluşturdular. Koç Radonjic, Mitrovic’i bazen 5 olarak da kullanıyor. Aslında onu daha çok 5 kullanmak istiyor ama White’ın sakatlanması ile bu fikrini istediği kadar gerçekleştiremeyecek. Uzun oyuncular içinde ikili oyuna en yatkın ve en mobil uzun olarak Mitrovic öne çıkıyor. White ise belki üst seviye takımlar için aranılan 4 numara değil ama bu seviyedeki takımlar için oldukça önemli bir isim. Yine Zalgiris zamanındaki performansını bu sene sergileyebilir. Ama yaşadığı sakatlık onu ne kadar etkileyecek bunu zaman içinde göreceğiz.
5 Numara pozisyonu ise en sıkıntılı bölgeleri. Ellerindeki Kuzmic ve Zirbes hem yavaş, hem alan açmakta sıkıntı yaratan, ikili oyunları oynamakta zorlanan ve hatta temaslı oyunda pota altında bitirmeyi beceremeyen uzunlar. İşte bu nedenlerle Mitrovic’i daha çok 5 olarak kullanmak istiyor koç.
HAZIRLIK VE ADRİYATİK LİGİ MAÇLARI
Kızılyıldız – Split : 97-61 (ABA)
Ivanovic (20 sy, 6as) , Lazarevic (13 sy) , Zirbes (12 sy) , Hollins (11 sayı)
Kızılyıldız – KK Mega : 73-74 (Hazırlık)
Kalinic (13 sy) , Zirbes (13 sy) , Ivanovic (9 sy) , Mitrovic (9 sy)
Kızılyıldız – Bayern Munich : 70-68 (Hazırlık)
Kalinic (14 sy) , Mitrovic (12 sy, 9 rb) , Wolters (9 sy) , Lazarevic (9 sy) , Hollins (8 sy) , Ivanovic (7 sy)
Kızılyıldız – Panathinaikos : 83-55 (Hazırlık)
Kalinic (13 sy) , Ivanovic (12 sy) , Mitrovic (11 sy) , White (9 sy)
Kızılyıldız – Oradea : 74-50 (Hazırlık)
Kuzmic (14 sy) , Mitrovic (11 sy) , Kalinic (9 sy) , Zirbes (9 sy)
Kızılyıldız – Mega Basket : 82-77 (Hazırlık)
Ivanovic (17 sy, 6 as) , Hollins (20 sy) , Kalinic (12 sy)
Kızılyıldız – FMP : 69-64 (Hazırlık)
Mitrovic (12 sy) , Hollins (12 sy) , Kalinic (10 sy)
NASIL SAVUNMA YAPIYORLAR
Yeni sezonda 6 hazırlık bir de ABA ligi maçı yaptılar ve bu toplam 7 maçta ortalama 64,1 sayı yediler. Neden bununla başladım, çünkü gerçekten çok iştahlı savunma yapıyorlar, üstelik ellerindeki 2 pivotun da ağır ve yavaş olmasına rağmen.
Genelde adam adama savunma yapıyorlar ama ara sıra alan savunmasına geçtikleri de oluyor. Bunu genelde kısa sürelerde kullanıp yine adam adamaya dönüyorlar. Perde sonrası adam değiştirmeyi ezbere yapmıyorlar, hatta mecbur kalmazlarsa hiç yapmıyorlar. Ancak perde kalitesi çok yüksekse ve savunmacı çok geride kaldıysa o zaman pivot adamı değişiyor. Yine de bunu daha çok Show-up gibi yapıp savunmacının geri dönmesi için zaman kazanmak amacıyla yapıyorlar. Bunun sebebi de yine Kuzmic ve Zirbes gibi ayakları yavaş ve kısa karşısında duramayan uzunlarının olması.
Yardım savunmasını çok tercih etmiyorlar, genelde birebir savunmayı son ana kadar zorluyorlar. Eğer rakip adam eksiltip savunmayı rotasyona zorladıysa bu sefer büyük bir enerji ile tüm açıkları kapatmaya çalışıyorlar. Ve en önemlisi savunmanın elleri çok aktif. Her topa el sokmaya çalışıyorlar. Tabii bunu çok iyi yapabilen Kalinic gibi Hollins gibi Lazarevic ve hatta Lazic gibi isimlerin olması ellerini güçlendiriyor.
Perimetre dışını boyalı olana göre daha zayıf savunduklarını söylemek mümkün. Kimse kolay kolay içeri giremiyor ancak üç sayı savunmasında biraz daha risk aldıklarını söyleyebiliriz.
Zayıf noktaları altını birkaç kez çizdiğim gibi 5 numaralarının yavaşlığı. Eğer ikili oyunu biraz yukarda ve pivotlar üzerinden oynarsanız onları 5 numarasını biraz dışarı çekip kısa ile birebir bırakmak iyi bir çözüm olabilir. Bunun için de perde kalitesinin iyi olması çok önemli.
NASIL HÜCUM EDİYORLAR
Hücum sistemleri aslında çok çeşitli her türlü hücum prensibini uyguluyorlar. Bunların içinde en az tercih ettikleri ikili oyunlar. Uzunlar konusuna birkaç kez değindim, onları ikili oyunlardan çok sırtı dönük oyunlarda kullanmak istiyorlar. Bir de fizik ve boy avantajlarını kullanmak amacıyla onlara savunmanın üzerinden yüksek toplar atmayı sıkça deniyorlar.
Sırtı dönük oyunları sadece iki pivot üzerinden değil, Mitrovic ve Kalinic üzerinden de oynuyorlar. Özellikle bu ikili üzerinden oynarken back-door koşuları mutlaka yapılıyor. Yine Kalinic bu oyunlar üzerinden istediği pozisyonu bulamazsa yayın dışındaki boş oyuncuları sahayı çok iyi görmesi sayesinde rahatlıkla buluyor.
Yine de en çok kullandıkları hücum sistemi kısaların yaratıcılıkları üzerine kurulu. Wolters , Ivanovic ve Hollins üçlüsü topla çok oynayıp adam eksiltip pozisyon bulmaya çalışıyorlar. Wolters ve Ivanovic ikilisi ilk dripling sonrası ortaya girmeyi veya gözyaşı damlası ile ya da orta-uzak mesafe şutları ile bitiriyor.
Mitrovic ile ikili oyunu gayet iyi oynuyorlar. Zirbes ve Kuzmic ile de ikili oyunları oynuyorlar ancak bu iki oyuncu teması aldıklarında bitirmekte zorlanıyorlar. Zirbes bir nebze daha iyi bir bitirici ama Kuzmic için bunu söyleyemeyiz.
BİZİ NASIL BİR MAÇ BEKLİYOR
Fenerbahçe Beko yeni koçu ile oyuncularının uyumu için diğer takımlardan daha çok zamana ihtiyacı var. Bir takımda yeni bir koç olabilir, yeni oyuncular olabilir. Ama hem yeni koç olup hem de hiçbir transferi olmayan bir koç olunca işler biraz daha zor olur.
FB Beko’daki oyuncu kalitesi tartışılmaz. Bu takımda 2 tane MVP (Nando ve Vesely) 4 tane de (Henry, Polonara, Pierre, Guduric) her EL takımında ilk beş oynayabilecek oyuncu var. Ayrıca rotasyonu tamamlayan oyuncular da gayet kabul edilebilir oyuncular. Ancak hocanın kafasındaki sistemle oyuncu profili uymayabilir.
Basit bir örnekle açıklayalım. Kokoskov’un kafasındaki basketbol, hızlı oynayan ve koşan oyuncularla oynanan bir basketboldu. Bu nedenle topla çıkabilen, yarı sahayı hızlı geçen iki önemli ekleme yaptı (Henry ve Polonara). Hatta Booker transferini de bu perspektifte değerlendirmek mümkün. Ayrıca elde Vesely gibi, Pierre gibi yine yarı sahayı hızlı geçebilen oyuncular vardı.
Djordjevic ise daha çok yarı saha basketbolunu tercih eden bir koç. Onun kafasındaki basketbola daha uygun isimler ise Nando ve Marko gibi isimler. Burada cevabı bekleyen önemli soru şu : Djordjevic elindeki oyuncuların en iyi oldukları alanları kullanmayı mı yoksa kendi sistemi neyi gerektiriyorsa o şekilde oynamayı mı tercih edecek.
Sonuçta hazır olmayan ve belki de yakın zamanda hazır olamayacak bir FB Beko bulacak Kızılyıldız karşısında.
Diğer yandan bu iki takımı koç olmadan maça çıkarsan ve sabaha kadar oynatsan FB Beko rahat rahat kazanır.
Eşleşmeler açısından baktığımızda rakibin herhangi bir pozisyonda bize üstünlük sağlaması ihtimal dahilinde görünmüyor. Belki üç numarada bize üstünlük sağlayabilirler.
Bu iki başlık ekseninde bakarsak “o zaman FB Beko rahat kazanır” diyebilir miyiz? Bence hayır. Kızılyıldız analizinde detaylıca anlattığım gibi çok iyi bir savunma takımı var karşımızda. Bu savunma henüz hücum sistemleri oturmamış FB’yi zorlar, kötü şut tercihleri ve fazla sayıda top kayıpları ile sonuçlanırsa Kızılyıldız’ın maça ortak olması kolaylaşır. Üstelik skor ve oyun ne olursa olsun hiç vazgeçmeyen bir takım var karşımızda. Magenta Spor Cup turnuvasında Bayern Munich karşısında son çeyrekte 15 sayı geride olmalarına rağmen maçı döndürmeyi başardılar.
MAÇIN KİLİT NOKTASI
FB Beko’nun top kaybı sayısı maçın en kilit noktası. Çok fazla pas arası yapan, her topa elini sokan Kızılyıldız savunmasının başarısı maçın kaderini belirleyecek gibi duruyor.
SEYİRCİYE NOT
Gelen haberlere göre bilet satışı çok düşük. Salonda çok fazla seyirci olmayacak gibi duruyor. Diğer yandan bu takımın seyirci desteğine çok ihtiyacı var. Gelen az sayıda seyircinin mutlaka sabırlı olup takımın yanında olması çok önemli. Bu kadronun çok büyük bir potansiyeli var, eğer koç-oyuncu grubu kimyası oluşur ve takım ruhu sağlam olursa hiç kimsenin beklemediği kadar başarılı bir sezon olabilir. Bu iyimser tablo. Diğer taraftan bu iki konu olumsuza dönerse işte o zaman tavanı yüksek olan bu takım hiç beklenmedik bir taban seviyesine de inebilir.
Biz taraftarların her sonuçta ve her oyunda takıma zaman vermeyi unutmaması gerekiyor. Bu sezonun belki de mottası “SABIR” olmalı.
Sakatlıkların çok az olduğu, hakemlerin oyuna çok etki etmediği, keyifli ve başarılı bir sezon olması dileğiyle.
Herkese iyi seyirler.
Basketbolla kalın.
