Basketbolu Çok Özledik.. Hoşgeldin Euroleague

Basketbolu ne kadar çok seviyormuşuz, basketbol olmadan ne kadar boşlukta kalıyormuşuz bunu çok iyi öğrendik. Mart ayı ile uzak kaldığımız Fenerbahçe Beko ve basketbol bir sürü değişim ile yeniden hayatımızdaki yerini alıyor.

Pandemi dönemi ile beraber önce bizim için başarıdan , kupalardan bağımsız, insanlığı ve karakteriyle hepimizim gönlünü alan Zeljko Obradovic buruk bir şekilde bizden ayrıldı. Tüm Fenerbahçeliler hatta diğer takımları destekleyen bir çok basketbol sever bu karara çok üzüldü.

Ancak FB Beko yönetimi çok doğru bir karar ile Gherardini ile sözleşme yenileyip basketbol şubesinin ayakta kalmasına ve sürekliliğini sağladı. MG bu işin Avrupa topraklarındaki en büyük ismi. Sadece işi bilmesi ile değil ,ağırlığı ve saygınlığı ile herkesten ayrılıyor. Bu sayede çok kısa bir dönemde Obradovic ve takımın önemli yıldızları ayrılmasına, düşen bütçeye ve daralan zamana rağmen yine iddialı olabilecek bir takım kurdu.

Igor Kokoshkov gibi çok önemli bir ismi takıma kazandırıp onunla beraber atletizmi yüksek , başarıya aç ve gelişime fazlasıyla açık bir rotasyon kurdular.

Kurulan bu takım belki başlarda insanların beklentilerini karşılamamış olabilir ama içinde bulunduğumuz koşulları düşünürsek en azından bana göre olabilecek en iyi kadrolardan biri oldu.

Çubuklu Analiz yayınlarında bolca konuştuk o nedenle takım analizine çok girmek istemiyorum. Ancak bir şeyin altını burada bir kez daha çizmeliyim. Bu takıma , MG ye ve Igor hocama sonuna kadar güveniyorum. Obradovic ilk geldiğinde kendime bir söz vermiştim: Koç bu işin en iyisi, bazen benim hoşuma gitmeyecek kararlar verecek, ancak ben hiçbir şekilde onu eleştirmeyeceğim. Mutlaka benim göremediğim , bilemediğim şeyleri biliyor ve ona göre karar veriyordur diye.

Şimdi Igor hocama ve MG’ye de bir söz veriyorum : Bu takımın tam kapasitesine ulaşana kadar ne kadar zaman lazımsa ben o kadar zamanı size tanıyorum. Bu sezonun tamamı yok olsa bile benim bu takıma inancım kaybolmayacak.

Bu zamanı sizden de rica ediyorum. Lütfen geride kalan 7 yılı unutun. Orada kazandığımız bazı alışkanlıklardan vazgeçin. Bu takım önce kendi alışkanlıklarını kazancak, öğrenecek, birbirine alışacak, yürümeyi öğrenip sonra koşmaya başlayacak. Bu sürede ilginizi ve desteğinizi takımdan çekmeyin. Ne olursa olsun bu takım yeniden F4 adayları takımlar yazılırken ilk sıralardaki yerini alacaktır.

Şimdi gelelim sezona. Pandemi dönemi, seyircisiz salonlar falan derken bütçelerin düşmesini bırakın kafaya oynayan takımların çoğu bütçelerini koruyup arttırdılar.

Anadolu Efes, geçen senenin favori kadrosunu korumak için bütçeyi büyütmek zorunda kaldı . Larkin, Micic ve Singleton ile sözleşme uzatabilmek için çok büyük paralar ödediler.

Barcelona Calathes eklemesinin üzerine dün akşam gelen haberler doğruysa Marc Gasol eklemesi yapması konuşuluyor ki bu olmasa bile Sarunas Jasikevicius koçluğunda bence şampiyonluğun en önemli favorisi.

CSKA Milutinov ve Shengelia eklemeleri ile inanımaz bir ilk beşe ulaştı ( Mike James, Darrun Hilliard, Will Clyburn, Tornika Shengelia, Nikola Milutinov)

Milano yine büyük yatırımlar yaparak, Gigi Datome, Kyle Hines, Malcolm Delaney, Shavon Shields, Kevin Punter ve Zach Leday eklemeleri ile eksiksiz bir kadro oluşturup, Messina hocam ile en büyük F4 adaylarından biri oldular.

Real Madrid her zaman Real Madrid’dir. Şu an bir 5 numara eksiği var gibi dursa da , oraya bir transfer yapacaklarını düşünüyorum. Yapana kadar da bunu kompanse edebilecek uzun rotasyonuna sahipler.

Maccabi Bender ve Zizic gibi iki NBA oyuncusu ile uzun rotasyonunu iyileştirdi. Ne kadar bu oyuncuların savunma zaafları konuşuluyor olsa da koç Sfairopoulos takım savunması ile bu açığı kapatacaktır.

Görüldüğü gibi 6 tane kafa takım F4 için büyük bir savaş verecekler. Bunların yanında Jekiri, Geidraitis ve Peters eklemeleri yapan Baskonia , Kalinic, Williams, Prepelic ve Hermansson eklemeleri yapan Valencia, kadrosunu koruyup Monroe ve Mickey’i ekleyen Khimki, Kostas’ı geri alan Olmpiacos ve Fenerbahçe Beko geri kalan 2 play-off bileti için çarpışacaklar.

Bunların yanında Koç Pascual ile Zenit, Kızılyıldız , Panathinaikos gibi sürpriz galibiyetler alacak takımlar da olacak. Haliyle zorlu bir sezon (inşallah sorunsuz oynanabilirse) bizleri bekliyor.

Gelelim bu sezonun ilk maçına. Seyirci olmasa da Fenerbahçe Beko bu sezona kendi evinde Kızılyıldız maçıyla başlıyor.

Kızılyıldız bu sezona da koç değişikliği ile başlıyor. Geçen yılı Monaco’da geçiren Obradovic’lerden Sasa 🙂 takımın başına geçti.

Yabancı oyuncularının tamamını değiştiren Kızılyıldız da yeni transferler olarak Valencia’da iyi bir sezon geçiren Jordon Loyd, Partizan’dan Torrian Walden, Promitheas’tan Langston Hall ile kısa rotasyonunu zenginleştirdiler. Avustralyalı Duap Reath ile de uzun rotasyonuna ekleme yaptılar. Reath her iki uzun rotasyonunu da oynayabilen çok yönlü bir uzun. Geçen sene %43 ile üçlük attığını gözardı etmemek lazım.

Hazırlık döneminde yaptıkları maçlarda yeni bir takım olmasın rağmen sezona hazır bir görüntü çizdiler. İkisi Türk takımlarıyla olmak üzere toplam 5 hazırlık maçı yapan Sırbistan ekibi 5 maçı da galibiyetle kapattı.

Açıkcası bu sezon ben onları izlemedim. Ancak Loyd, Reath , takıma geri dönen Simonovic ve Kuzmic problem çıkarabilecek oyuncular. Tüm takımın da üçlük potansiyeli yüksek ve ritm bulurlarsa yayın gerisinden çok skor üretebilirler.

Kazasız belasız, sakatlıksız hastalıksız, keyifli bir sezon olması umuduyla.

Maç sonrası Çubuklu Analiz Cem Serengil Basketbol programında, maç analizinde buluşmak üzere.

ÇUBUKLU ANALİZ YOUTUBE ADRESİ :
https://www.youtube.com/channel/UCo7h9FbE5rj2kWJfNpyaiZA

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir