EL’DE 3.HAFTA..BUYRUN ATAŞEHİR’E BASKONIA MAÇINA

Bu sezonun kendi sahamızdaki ilk maçında Baskonia ile karşılaşacağız. Perşembe akşamı 20:45’de başlayacak maç öncesi iki takımın son durumlarına bir bakalım.

Geçen sene sezona bomba gibi giren Fenerbahçe Beko ilk 16 haftada sadece 1 mağlubiyet almıştı. Sezonu da sadece 5 mağlubiyet ile tamamlayıp inanılmaz bir sonuç elde etmişti. Ancak sene sonuna geldiğimizde bunun hiçbir önemi kalmayıp herkes F4 deki duruma baktı haklı olarak. Ve geçen sene sonundaki ortak yorum normal sezonda olacak olanların öneminin olmadığı bir şekilde kendini playoff lara atmanın yeterli olacağı şeklindeydi.

Yeni sezon başladı. Yeni oyuncuları, Dünya Kupası, geç toparlanan takım, bireysel formsuzluklar, değişen bazı sorumluluklar sonrasında Fenerbahçe Beko oynadığı iki deplasmandan da mağlubiyetle ayrıldı ki bu maçlardan biri sezonun en büyük favorilerinden biri olan Real Madrid’e karşıydı.

Geldiğimiz noktada hazırda bekleyen bazı kesimler hemen saldıraya başladı. Oyuncularımıza ve daha da önemlisi koçumuza anlamsız , seviyesiz saldırılar yapıldı.

Takımın sorunlarının neler olduğunu daha önceki yazılarımda paylaşmıştım. Şimdi onlara tekrar dönmenin bir önemi yok ama biraz detaylara bakabiliriz. Özellikle dikkat çekici rakamlara.

Geçen sene normal sezonu bittiğinde Fenerbahçe Beko bir çok istatistikte zirvedeydi. Bu sene iki maç sonunda ise bir çok istatistikte en dipte yer alıyor. Mesela geçen sene 98,2 maç başı verimlilik yakalayan Fenerbahçe Beko, bu sene iki maç sonunda 61 verimlilik ile 18 takım içinde sonuncu.

Bunun yanında atılan sayı, toplam ribaund , savunma ribaundu ve asist/top kaybı istatistiklerinde ise en kötü 2. takım. Ve son olarak da 2 sayılık atış yüzdeleri. Geçen seneyi %59 ile ilk sırada tamamlayan Fenerbahçe Beko bu sene %43,6 ile yine en kötü takım durumunda.

Opp: Rakiplerinin ortalamaları

Fenerbahçe Beko ve Kirolbet Baskonia istatistiklerini karşılaştırmalı olarak inceleyince rakiplerine her konuda yenilmiş Fenerbahçe ile , rakiplerine asist hariç her konuda üstünlük sağlamış Baskonia görüntüsü ile karşılaşıyoruz.

Şutlar özelinde bakınca da benzer bir tablo ortaya çıkıyor.

Maalesef ribaundlarda da durum çok farklı değil.

Baskonia geçen seneye göre bazı önemli oyuncuları kaybetti. Özellikle geçen sene büyük bir çıkış yapan Poirier NBA yolunu tutarken , Voigtmann ve Hilliard CSKA’ya transfer oldular. Onların yerine Daçka’dan tanıdığımız Michael Eric, Strasbourg’dan Youssoupha Fall, Sassari’den Achille Polonara, Unics Kazan’dan Pierria Henry ve son olarak 2014’den beri NBA’de 333 maça çıkan Nikolas Stauskas takıma dahil edildi.

YOUSSOUPHA FALL

Granger’ın geçen senenin tamamında sakatlıkla uğraşması yetmiyormuş gibi bu sezonun başında yine ciddi bir sakatlık yaşaması sonrasında Luca Vildoza takımın direksiyonuna geçmiş durumda. Dünya Kupasında da iyi bir turnuva geçiren genç point guard her geçen gün daha iyi bir oyuncu haline geliyor. Tofaş’tan tanıdığımız Henry de bir pg için kötü bir şutör olmasına rağmen, savunmada topa baskı yapması, hücumda potaya gidişleri ve takımı iyi yönetmesi ile katkı veriyor. Kanatlarda çok dominant oyuncuları olmayan Baskonia’nın uzunları ile kısaları arasındaki uyum başarılarının anahtarı olarak duruyor. Artık iyice olgunlaşan basketbolu ile Shengelia takımın en önemli oyuncusu. Fall ve Diop çok uzun pivotlar. Bunlar ile çemberi iyi savunuyorlar ancak yavaş ayakları nedeniyle eşleşme sorununa çare bulmakta sıkıntı yaşıyorlar.

LUCA VILDOZZA

Sezona kötü fikstürle başlayan başka bir takımda Baskonia. İlk üç maçını deplasmanda oynayarak sezona giriyorlar. Zalgiris deplasmanında rakibinin de henüz sezon başı sıkıntılarını atlatamamış olmasından yararlanan, ve Shields ile Shengelia’nın iyi performansları ile galibiyete uzanan İspanyol ekibi, geçen hafta Khimki deplasmanında ilk çeyrekte çok kötü oynamasına rağmen maça ortak olmayı başarmış ancak mağlup olmaktan kurtulamamıştı.

MICHAEL ERIC

Bize karşı yine kısaların desteklediği uzunları ile etkili olmaya çalışacaklar. Topla oynayabilen uzunları bir tek Shengelia var, diğer uzunlar ancak kısalar tarafından beslendikleri zaman etkili olabiliyorlar.

SHAVON SHIELDS

Diğer taraftan Janning ve Shields gününde oldukları zaman çok etkili olabilen şutörler. Onların şutlarına mutlaka el göstermek gerekiyor. Stauskas henüz forma giymedi ama onun da ne kadar iyi bir şutör olduğunu biliyoruz.

Fenerbahçe Beko tarafında bir hafta daha antreman yapılmış olmasının olumlu geri dönüşlerini göreceğimizi düşünüyorum. Vesely’nin dönüşü zaten savunmada bir çok problemi kendiliğinden çözdü. Hücumda düzenlerin oturması daha çok zaman alacaktır. Zamanla DeColo’nun bireysel yeteneklerine daha az ihtiyacımız olacak bir basketbol düzeni içinde olacağımızı düşünüyorum, ancak bu hafta sanırım daha oralarda değiliz.

Diğer taraftan kendi sahasında seyircisi önüne çıkacak Fenerbahçe Beko’nun büyük bir enerji ve motivasyonla sahada olacağını düşünüyorum. Obradovic’in de maç yorumu olarak verdiği gibi ilk dakikadan son dakikaya kadar mücadele eden bir takım sahada olacak.

Sonuç olarak belki basketbol seviyemiz ile değil ama mücadele ve seyirci desteği ile maçı kazanacağımıza inanıyorum. Umarım Gigi ve Kostas’ın bireysel performanslarının yükselmeye başladığı , Westermann’ın düzene dahil olduğu bir maç izleriz.

Bileti veya kombinesi olanların maça sarı tshirt’leri ile gelmesini ve maç içinde yaşanabilecek kötü sekanslar dahil takımı desteklemesi takımın en önemli ihtiyacı.

Sezonun ilk EL galibiyetini beraber kutlamak dileği ile.

Basketbolla kalın.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir