Fenerbahçe Zirveyi Sevdi

Geç saatte başlayan karşılaşmada, soğuk İstanbul gecesini bahane etmeyerek maça gelmiş  taraftarın ısınması için bir süre geçecekti. Deplasman seyahatleri ile taraftarından uzak kalan takımın maça ısınması için de benzer bir süre gerektiğini gördük. Milano potansiyeli olan, bireysel olarak iyi oyunculardan kurulu bir takım. İyi başladıkları ligde aldıkları galibiyetler ile bu potansiyeli kullanabileceklerini gösterdiler. Fenerbahçe maçı kazanmak istiyorsa karakterini ortaya koymalı, savunmadan ödün vermemeliydi. Sarı Lacivertlilerin ilk yarıdaki top kayıpları, maç boyunca verilen hücum ribaundları İtalyan ekibi oyunun içinde tuttu. Aslında Fenerbahçe doğru planları yapmıştı. Rakibin dört numarasındaki zaafiyeti işlemek, topa baskıyı düşünüp, Mike James’in bireysel oyununu kışkırtmak ikinci yarıda istenen sonuçları verdi ancak  Mike James’in havayı bulunca dur durak bilmeyen isabetli şutları son çeyrekte ortaya çıktı ve az daha Milano lehine sonuçlanacaktı. Ali Muhamed’in davet çıkardığı ancak faul problemi nedeni ile sonunu getiremediği düelloda Guduric devreye girip Mike James’e sen oynamaya devam et biz takımız mesajı verdi.   

 Guduric sezona kötü başlamıştı ancak son dönemde formunda belirgin bir yükseliş var. Bugün 7/8 saha içi isabetiyle 20 sayıya ulaşırken, 2 ribaund, 3 asist, 2 top çalma ile takımının en değerli oyuncusu oldu. Lauvergne maç boyunca çok istekliydi. Arkası dönük oyunlarda, pivot ayağındaki ustalığı kullanarak takımının sayı opsiyonu olurken, pas ile onu besleyen takım arkadaşlarına da oyundan keyif aldırdı. Vesely yine görevini aksatmadı. İkinci yarıda takım halinde baskılı başlayan Fenerbahçe 20 dakikada sadece bir top kaybetti. Hücumda top paylaşımını artırdı. Kostas’ın asistleri , forvetlerin rakip savunmayı okuyarak her seferinde boş oyuncuyu bulması hücumu akıcı hale getirdi. Tam maç kopacak denilen dakikalarda, bir kaç el üstü şut, devamlı zorlanan ribaundlar Milano için umudu devam ettirdi. Sayı farkı çift hanelere gelmiş süre bitime yaklaşmışken son çeyrekteki 20 sayı bulan James’den bir dakika içinde gelen sekiz sayı problem yaratmış gibi gözükse de Fenerbahçe takım tecrübesi ve Guduric’in sayılarıyla maçı 92-85 galip bitirdi.

İlk yarıda istatistik kağıdına düşen, ve Fenerbahçeyi güçlü kılan ortalamalara uzak ne kadar değer varsa ikinci yarı bu rakamları sezon ortalamasına çıkartmayı bilen bir takım ve teknik ekip bütünlüğünden bahsetmeliyiz. Bu maçta çözülemeyen tek sorun gibi gözüken ribaundları bir kenara bırakırsak; top kayıpları, kullanılan üç sayılık atış, asist üzerinden bulunan sayılar, yakın atış yüzdesi ilk yarı ne kadar yetersiz kaldıysa ikinci yarı o denli pozitifti. Uyarıları yapan teknik ekibi ve mesajı alıp talimatları harfiyen uygulayan oyuncuları kutlamak gerekli. Böylelikle Fenerbahçe çok önemli CSKA maçı öncesi fire vermeyerek, son yılların en çekişmeli Euroleague rekabetine istim üstünde çıkacağını göstermiş oldu.  

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir