2018-2019 THY Euroleague Sezonu 6. Hafta Değerlendirmesi

Sitemizdeki teknik sorun nedeniyle yeni resim eklemede yaşadığımız sıkıntı devam ediyor. Anlayışınız için teşekkür ederiz.

 

Haftanın Takımı: PANATHINAIKOS OPAP

İki ezeli rakibin maçında kim kazanırsa diğerinin üstünde yer alacaktı. Kazanan, ev sahibi olma avantajını değerlendiren Panathinaikos oldu. İlk yarıyı geride kapamasına karşın 2. yarıda Olympiacos savunmasını tam 52 sayı atarak paramparça eden Atina ekibi haftanın takımı olmayı başardı.

 

Haftanın Oyuncusu: CORY HIGGINS (CSKA)

 

Haftanın Karması

NICK CALATHES (Panathinaikos Opap): Calathes cephesinde aynı sorunlar devam ediyor. Yunan oyuncu lig başından beri %22 üç sayı isabetinin yanı sıra sadece %39 ile serbest atış kullanmakta. Bir guard için felaket rakamlar ama Calathes diğer birçok şeyi aynı ustalıkla bu maçta da yapmaya devam etti. 14 sayı, 7 ribaund, 7 asist ve 3 top çalma istatistikleri maça koyduğu ağırlığı anlatmakta.

CORY HIGGINS (CSKA): 2014-15 sezonunu Gaziantep’te geçiren Birleşik Amerikalı guard oradan CSKA’ya transfer olduğunda birçok kişi bunun tek sezonluk bir hareket olduğunu düşünmüştü ancak Higgins Moskova’da 3. sezonunu geçirmekte ve koç Itoudis’in en güvendiği oyuncuların başında gelmekte. Bu güveni zorlu Milano deplasmanında boşa çıkarmayan B. Amerikalı oyuncu maçı 23 sayı, 2 ribaund, 2 asist, 2 top çalma ve 28 verimlilik puanı ile bitirdi.

JOFFREY LAUVERGNE (Fenerbahçe): Euroleague’e bu sefer çok iddialı bir takımla dönüş yapan Fransız basketbolcu sezonun en iyi maçını zorlu Baskonia deplasmanında çıkardı. Baskonia’nın baskılı savunmasına karşın çok kritik 15 sayı üreten Lauvergne 20 verimlilik puanı ile takımının önemli galibiyetine katkı yaptı.

GUSTAVO AYON (Real Madrid): İnanılmaz bir form tutan Meksikalı oyuncu üst üste zorlu iki deplasmanda ikinci double/double istatistiğini Tel-Aviv’de Maccabi karşısında elde etti. Zalgiris maçından sonra Maccabi maçına da ağırlığını koyan Ayon 12 sayı, 12 ribaund, 3 asist ve 27 verimlilik puanı ile zor gözüken deplasmanı kolaya çevirdi.

ANTE TOMIC (FC Barcelona Lassa): Artık eski günleri geride kaldı gözüyle bakılan Hırvat pivot, Koç Pesic’in göreve gelmesiyle tekrar eski formunu boldu. 14.5 sayı ortalaması hemen göze çarpan Tomic zorlu Khimki deplasmanında yine kendini gösterirken maçı da 16 sayı, 6 ribaund, 3 asist ve 27 verimlilik puanı ile bitirdi.

 

7. Haftanın Maçı

OLYMPIACOS – FENERBAHÇE: 2016-17 finaline ismini yazdıran iki dev takım 7. haftada karşı karşıya. Yenilenmiş kadrosu ve yeni koçu ile sezona çok iyi giren ancak daha sonra aksayan Pire ekibi ile Anadolu Efes maçı hariç şimdiye kadar sorun yaşamayan Fenerbahçe arasındaki maç çok zorlu bir mücadeleye sahne olacak. 15 Kasım Perşembe TSİ 22:00

 

6. Hafta Maçları

 

KHIMKI – FC BARCELONA LASSA:   80-87

Jacko NAMET

Haftanın çekişmeli geçmesi beklenen maçlarından bir tanesi olan müsabaka beklendiği gibi gelişti. Tabir-i caiz ise Barcelona kaçtı Khimki yakalamaya çalıştı fakat son çeyreğe 8 sayı önde giren İspanyol ekip maçı bırakmadı.

Barcelona tarafında Huertel’in oyunu göz doldurdu. Maçı 18S, 2R, 8A ile tamamlayan Fransız oyuncu uzun zamandır ilk defa 22 verimlilik puanı yakalayarak takımını galibiyete taşıdı. Yaşlandı denilen Ante Tomic ise bu sezonki iyi performansına devam ederek 16S, 6R, 3A ile göz doldurdu. Sezon ilerledikçe Barcelona ritim bulmaya başladı ve sezon başındaki dağınık görüntüsünden uzaklaştı,  bu sayede galibiyetler de gelmeye başladı. Artık tek bekledikleri Kevin Pangos’un geçen seneki performansına dönmesi, o da oyununu geliştirir ise Barcelona kadrosuna yakışır yerlere gelebilir hem de Koç Pesiç’e rağmen.

Khimki’de ise Shved bu sezon belki de ilk defa takım oyuncusu gibi oynadı fakat bu yeterli olmadı bu sefer. 27S, 3R, 6A’lik performansa rağmen takımının galip gelememesi Khimki adına gelecek için kaygı verici. Yapmaları gereken ilk şey savunmalarını oturtmaları ve kullandıkları 30’lu sayılardaki 3 sayılıkları makul seviyelere çekmeleri. Bu maçta da 39 tane 3 sayılık atış kullanarak hücum ettiler ve maçı buna rağmen sadece 80 sayıda tamamladılar.

 

BUDUCNOST VOLI – ZALGIRIS KAUNAS: 60-72

Jacko NAMET

Geçen haftalarda da bahsettiğim gibi Buducnost’un kadrosu buraları oynamaya hiç elverişli değil. Zalgiris gibi sert savunma yapan bir takıma karşı hücumda bir sistem olmadan maç kazanmak çok zor. 40 dakikayı sadece 60 sayıda tamamlamaları ve maçı kaybetmeleri de bu sebepten dolayı normal duruyor.

Zalgiris tarafında Brandan Davies atılan 72 sayının 20 tanesine imza atarken ona eşlik eden tek oyuncu dahi çıkmaması ve kullandıkları 18 adet 3 sayılık atıştan sadece 4 isabet bulabilmelerine rağmen maçı kazanmaları kendi başarıları değil olsa olsa Buducnost’un başarısızlığı olarak not edilmeli. Güzel görünen şey ise sadece 72 sayı atmalarına rağmen bunu 20 asist üzerinden bulmuş olmaları.

Buducnost tarafında ise Omic’in 16S, 6R’luk performansı dışında kayda değer bir istatistik olmadı. Bu takımın olmazsa olmaz oyuncusu Earl Clark. Onun 9 sayıda kaldığı bir maçı kazanmaları kolay değil. Belki kendi sayısını bulabilen bir oyuncuyu kadrolarına katabilirlerse sezonun kalanında bazı maçlarda galibiyet alabilirler yoksa işleri çok zor.

 

KIROLBET BASKONIA VITORIA GASTEIZ – FENERBAHÇE:  72-74

Furkan ZENGİN

Fenerbahçe kendisine en ters gelen deplasmanlardan biri olan Baskonia’dan evine galibiyetle döndü. Her iki takımın da gerçek performanslarından çok uzak bir görüntü çizdiği maçta, galip gelen tarafı detaylar belirledi. Fenerbahçe adına maçın kilit istatistiği 10/25 üç sayı isabetiyle oynaması oldu. Lauvergne’in (15S, 2A, 2TÇ) Partizan günlerine gönderme yaptığı performansına Datome de 16 sayısı ile eşlik etti. Kalinic’in maçın en kritik anlarında bulduğu sayılar ise galibiyeti Fenerbahçe’ye getirdi.

Baskonia takım olarak 18 hücum ribaundu aldığı maçta 5/27 gibi kötü bir üçlük yüzdesi ile oynamanın bedelini ödedi. Kritik yerlerde yaptıkları tercih hataları da mağlubiyette bir diğer etkendi. Shengelia’nın 15S, 5R, 4TÇ harika performansı ve Ilimane Diop’un 25 rating ile kariyer rekoru kırması Baskonia’ya galibiyeti getirmeye yetmedi.

 

PANATHINAIKOS OPAP – OLYMPIACOS:  93-80

Furkan ZENGİN

Yunan derbisinde gülen taraf PAO olmasına rağmen maç sonu açıklamaları ve yaşananlar skorun ve maçın önüne geçti. İlk devreyi 41-48 geride kapatan PAO, ikinci yarı rakibine sadece 32 sayı izni vererek maçı kazanmasını bildi. Calathes’in (14S, 6R, 7A) triple double sınırlarına yaklaştığı PAO’da James Gist de (10S, 6R) galibiyette büyük pay sahibi oldu. Olympiacos’da Printezis’in 26, Jannis Timma’nın 17 sayısı galibiyete yetmedi.

Maça damgasını vuran olay ise PAO başkanının devre arasında hakemleri OLY’den 20,000 Euro almakla suçlaması oldu. Olympiacos cephesi ise PAO başkanının ve kulübünün ihracını isteyen ve geçmiş vukuatını da içeren bir şikayet dilekçesini Euroleague yönetimine sundu. Sonuçları hep beraber göreceğiz.

 

FC BAYERN MUNICH – DARÜŞŞAFAKA TEKFEN: 116-70

Can SÖNMEZ

Darüşşafaka adına olumlu bir şeyin söylenemeyeceği maçta  Bayern kendi adına rekorlarla dolu akşamı 46 sayı farkla kazandı, 116-70. Darüşafaka’nın maçın başından sonuna oyuna katılamadığı maçta Münih ekibi %64 2 sayı, %69 3 sayı isabeti buldu. Bayern adına dokuz oyuncunun 3 sayı isabeti kaydettiği maçta takım halinde 156 PIR yakalayan ev sahibi, 28 asistle kendi rekorunu kırdı. Booker 18 sayı ile sivrilirken, Kopponen 4/4 üç sayılık kaydetti. Darüşşafaka’da 20 sayı atan Evans’a çift haneli sayı ile eşlik eden tek isim Brown oldu. Bu savunma anlayışını değiştirmez ve bir ve beş numaraya takviye yapmazsa Darüşşafaka’nın Euroleague’de işi çok zor. Bayern ise haddini bilerek oynamaya devam ediyor.

 

MACCABI FOX – REAL MADRID: 66-87

Can SÖNMEZ

Maccabi Real karşısında tutunamadı, 66-87. Real Madrid modern basketboldan örnekler verdiği maçlara bir yenisini daha ekledi. İç ve dış dengesini eşit dağıttığı, hücumda ve savunmada agresif tavrından vazgeçmediği karşılaşmalarda Real Madrid galibiyete yakın taraf oluyor. Sadece yedi top kaybeden Maccabi’yi dış alanda yaptıkları agresif savunmayla düşük yüzdede tutup, ribaundları toplayarak geçiş hücumlarını silah olarak kullandılar. Ribaund üstünlükleri ile yakaladıkları ikinci şanslarla farklarını ortaya koydular. İkinci ve üçüncü çeyrekteki seriler Maccabi’nin tamamen devre dışı kalmasını sağladı. Ayon 12 sayı ve 12 ribaund ile iyi bir akşam geçirirken, Llull, 5 üç sayılık isabeti bulduğu gecede 17 sayı kaydetti. O’Bryant Maccabi adına 17 sayı kaydetti.

 

AX ARMANI EXCHANGE OLIMPIA MILAN – CSKA: 85-90

Okan BAYTIN

Büyük bir çekişmeye ve harika basketbola sahne olan bir karşılaşma izledik. Sezon başından beri çok iyi maçlar izlediğimiz Euroleague’de belki de sezonun en iyi maçıydı. Tüm karşılaşma boyunca sadece 40 saniye kenara gelen Milan’ın yıldız oyuncusu Mike James, Nedovic’in yokluğunda bütün dizginleri elinde tutuyor. 12 asist ile kariyer rekoru kırmasına rağmen özellikle yayın gerisinden çok kötü atmaya devam eden (1/9) James’e pota altında her geçen gün kendini geliştirip durduralamaz bir performans sergileyen Gudaitis 5’i hücum 7 ribaund ve 16 sayı ile, takımın en istikrarlı oyuncusu olan Micov’un da 24 sayı 4 asistlik performansı ile destek olmalarına rağmen bunlar galibiyet için yeterli olmadı.

CSKA tarafında ise özellikle 3. çeyreğin bitmesine 2:48 kala  64-51 geri düştükten sonra Higgins ve De Colo önderliğinde müthiş hücum eden CSKA, bu iki oyuncudan geride kalan 12 dakikada  toplamda 24 sayı bulunca  (16 Higgins+8 De Colo) galibiyete ulaşmayı başarabildi. Her maçta ayrı bir yıldızından maç kazandıran katkı alan CSKA, bu maçı da Higgins’in harika performansı ile kazanarak 6. maçında 6. galibiyetinini hanesine yazdırmış oldu. Şut performansı olarak kötü bir gününde olan Rodriguez ise yaptığı 10 asist ile dikkat çekti.

 

HERBALIFE GRAN CANARIA – ANADOLU EFES: 90-94

Okan BAYTIN

Tüm maç boyunca rakibiyle uğraştığı kadar kaygan zeminle de uğraşan Anadolu Efes , karşılaşma öncesi yine aynı zemin nedeniyle sakatlanan ve maça çıkamayan Shane Larkin’den yoksun olmasına rağmen 4. deplasman maçında 3.galibiyetini almayı bildi.

Maçın ilk dakikasından itibaren rakibini geriden takip eden temsilcimiz, son zamanlarda çokca yaptığı gibi 10 sayı da geri düşmesine rağmen müthiş bir geri dönüşe imza attı. Maçın son 30 saniyesine 1 sayı geride girdikleri anda Simon’dan gelen üçlük ile öne geçen Efes, karşılaşmanın son soniyelerini de akıllıca oynadı. Geçen hafta Milan deplasmanında kaçırdığı serbest atışlar ile mağlubiyete neden olan Micic, yine tüm karşılaşma boyunca oynadığı iyi oyununa bu sefer maçın son anlarında gelen serbest atışların ikisini de başarıyla kullanarak galibiyete katkı sağladı. Efes cephesinde son zamanların formda oyuncusu Moerman’ın 2 sayıda kalmasına rağmen, süre olan 9 oyuncudan 6 tanesi çift hanelerde skor katkısı verirken 1 oyuncu da 9 sayı üretti. Karşılaşmanın yıldızı 12 sayı 11 ribaund ile Dunston oldu. Canaria’da ise Strawberry’nin 19 sayı, 5 ribaund, 7 asistlik performansı galibiyet için yeterli olmadı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir