HAFTANIN TAKIMI: PANATHINAIKOS SUPERFOODS ATHENS
İki takım için de hayati öneme sahip bir maçtı. Maccabi’nin galibiyete rakibine oranlar biraz daha fazla ihtiyacı vardı. Panatinaikos’un ise bu maçtan önce deplasman karnesinde sadece 4 galibiyet vardı. Yunan ekip maç sonu oynamayı bir kez daha iyi becerince kritik bir galibiyet elde etti ve haftanın takımı oldu.
HAFTANIN OYUNCUSU: MIKE JAMES (Panathinaikos Superfoods Athens)
HAFTANIN BEŞİ:
BOBBY DIXON (Fenerbahçe Doğuş İstanbul): Sezona sakat giren Dixon’ın dönüşü büyük bir soru işaretiydi. Yaşından dolayı acaba eski günlerine dönemeyecek mi endişeleri vardı. Fenerbahçe’nin korkusuz guardı Kızılyıldız karşısında bu endişeleri giderirken maçı da 19 dakikada 25 sayı, 7/10 üç sayı isabeti ve 28 verimlilik puanı ile bitirdi.
RICKY HICKMAN (Brose Bamberg): Prestij maçında Brose Malaga’yı geçerken Hickman sezonun en iyi maçını oynadı. Birleşik Amerikalı oyuncu maçı 28 sayı ve 29 verimlilik puanı ile kapatırken kendisine yapılan 7 faul sonucu çizgiye tam 15 kez geldi ve buradan da 13 sayı çıkartmayı başardı.
MIKE JAMES (Panathinaikos Superfoods Athens): Panathinaikos’un sezon ortası transferi 28. haftanın en kritik maçına damgayı vurdu. Maccabi karşısında 27 sayı bulan Birleşik Amerikalı skorer 4 asist, 4 top çalma ve 26 verimlilik puanının yanı sıra maç topunu da sokarak haftanın oyuncusu olmayı başardı.
VINCENT POIRIER (Baskonia Vitoria Gasteiz): Uzun rotasyonunda ligin en dikkat çeken takımlardan biri olan Baskonia, Barcelona karşısında çok değerli bir deplasman galibiyeti alırken genç Fransız uzunun katkısı büyük oldu. Poirier maçı 15 sayı ve 8 ribaund ile bitirirken potansiyelini yaptığı 5 asist ile de gösterdi.
NIKOLA MILUTINOV (Olympiacos Piraeus): Ligin en istikrarlı uzunlarından olan Sırp oyuncu Anadolu Efes karşısında sezonun en iyi performanslarından birini sergiledi: 20 sayı, 8 ribaund, 2 asist, 1 top çalma ve 29 verimlilik puanı.
29.HAFTANIN MAÇI
BASKONIA VITORIA GASTEIZ – MACCABI FOX TEL AVIV: Aslında Maccabi kendi sahasında Panathinaikos karşısında galip gelebilse bu maçın önemi çok daha büyük olacaktı. Ancak ligin bitmesine 2 hafta var ve galibiyet farkı 2’ye çıkmış durumda. Yine de şanslarını son haftaya atabilmek için bu deplasman galibiyetine ihtiyaçları var. Baskonia da son haftaya kalmadan Play-off’u garantilemek istiyor. 29 Mart Perşembe TSİ 22:00
28. HAFTA MAÇLARI
CRVENA ZVEZDA MTS BELGRADE – FENERBAHÇE DOĞUŞ İSTANBUL: 63-80
Fenerbahçe ikili maç haftasında bu sezon ikinci kez çifte galibiyet sevinci yaşadı. Maçın başında oyuna ağırlığını koyarak Kızılyıldız’ın oyuna girmesine hiç izin vermedi. Oyun kurucu Ali Muhammed’in uzun bir aradan sonra iyi oyun çıkardığı akşamda kaydettiği 7/10 üç sayılık isabet ile 25 sayı bulması, Sarı Lacivertliler’in elini rahatlattı. %58.3 ile üç sayılık kaydeden Fenerbahçe 22 asist yaptı. Tek sıkıntı top kayıplarındaydı. Üçüncü çeyrek başındaki baskılı savunma yirmi yedinci dakikada en büyük farkı (26 sayı) yarattı. Dördüncü çeyrekte oyunu kontrol eden Fenerbahçe aldığı rahat galibiyetle ikinci sırayı elde etmek için avantaj yakaladı. Kızılyıldız’da Davidovac 18 sayı ile göze batan oyuncu oldu. Fenerbahçe’de 8 oyuncu ribaund , 10 oyuncu asist katkısı yaptı.
MACCABI FOX TEL AVIV – PANATHINAIKOS SUPERFOOD ATHENS: 75-76
Maccabi için ilk sekiz, Panathinaikos için ilk dörde girebilmek adına çok önemli bir maçtı. Son beş dakikası ölüm kalım mücadelesi şeklinde geçen maçı kazanan Panathinaikos oldu. Yeşiller ilk dört iddiasını sürdürürken Maccabi Play-off şansını zora soktu. Her iki takımın da çok top kaybı yaptığı maçta top kayıplarını değerlendirerek daha fazla sayıya ulaşan taraf Yunan ekipti. İki sayılık ve üç sayılık isabetlerin bir birine çok yakın olduğu maçta, serbest atışlardan iki takım da 11 sayı buldu. Maccabi maça iyi girmemesine rağmen devrede durumu dengeledi ve öne geçti. İkinci devrede son dakikalara kadar çekişme devam etti. Sezon ortasında takıma geri dönen James 27 sayı kaydettiği maçta son beş dakikada da takımını sırtlayan isim oldu. Vougiouskas’ın 16 sayılık katkısı ve Singleton’ın 10 ribaunduna karşılık Maccabi’de Kane 19, Cole 14 sayı ile oynadı.
REAL MADRID – ZALGIRIS KAUNAS: 88-81
Real Madrid konuk ettiği Zalgiris Kaunas’ı mağlup ederek Play-off’da saha avantajı almak adına önemli bir adım atmış oldu. Zalgiris ise yenilmiş olmasına rağmen 2005’den beri ilk kez Play-off’a yükselmeyi garantiledi. Ev sahibi ekip hem yayın gerisinden hem de yayın içinden daha az sayıda isabet bulmasına rağmen tam 30 kere çizgiye gelip bunların 25’ini sayıya çevirerek galibeyete ulaşmayı bildi. Luka Doncic sakatlıktan sonra döndüğü ilk maçta 11 sayı, 7 asist ile önemli bir katkı verirken Felipe Reyes ve Fabian Causer 16 ve 14 sayı ile takımlarının en skorer oyuncuları oldular. Zalgiris’de ise Jankunas’ın 21 sayısı yeterli olmadı.
AX ARMANI EXCHANGE OLIMPIA MILAN – VALENCIA BASKET: 89-93
Play-off yarışından uzak kalmış iki takımın mücadelesinde konut takım Valencia bir kez daha %40 ve üzerinde üçlük yüzdesi tutturduğu bir maçı kazanarak 11. galibiyetine imza atarken, Milan ise 19.mağlubiyetini almış oldu. Valencia’da süre alan 11 oyuncudan 8’i 10 ve üzeri verimlilik ile takımına katkı verirken, Erick Green 18 sayı ile takımının en skorer oyuncusu oldu. Ev sahibi Milan’da ise Micov’un 27 sayı 5 ribaund 4 asistlik performansı ile Jerrels ‘ın 17 sayı 3 ribaund 3 asistlik performansı galibiyet için yeterli olmadı.
KHIMKI MOSCOW REGION – CSKA MOSCOW: 73-90
CSKA zor görünen bir fikstürden tereyağından kıl çeker gibi sıyrıldı. Kolay Olymoiakos galibiyeti ardından kaybetseler hiçbir şey olmayacak Khimki maçına çıktılar ki bu maç Khimki için gayet ciddi önem taşıyordu. Kolay bir galibiyet elde ettiler bu maçta da. De Colo olmazsa Sergio Rodriguez o da olmazsa Cory Higgins sahne alıyor ve maçı rahat oynuyorlar ön alanda. Bu sezon beklenenden daha iyi basketbol oynadıklarını söylemek ve Koçlarının hakkını vermek lazım. İlk çeyrekte sazı ele alan CSKA maç boyunca Khimki’yi yanına bile yaklaştırmadı ilk devre de attıkları 53 sayı zaten herşeyi anlatıyor bize. Khimki ise ilk devre de sadece 37 sayı bularak zaten maçın ilk devresinde neredeyse havlu attı maça. CSKA tarafında takımca yapılan 27 asist maçın en önemli istatiği olurken, takımca %44 ile attıkları 3 sayılık atışlar sayesinde skor bulmakta zorlanmadılar.
BROSE BAMBERG – UNICAJA MALAGA: 93-88
İki hedefsiz kalmış takımın maçının pek de keyifli geçmesi beklenmez aslında fakat bu maç seyredilmesi gayet keyifli bir maç oldu. Borse seyircisi gerçekten oyundan keyif alan bir topluluk. Koç değişikliği ardından Brose bir türlü beklenen basketbolu oynayamadı fakat Ricky Hickman, kariyer maçlarından bir tanesini oynayınca maçı kazandılar. 28 sayı ile maçı tamamlayan Hickman 13/15 serbest atış ile buldu sayıların çoğunu. Malaga tarafında ise Nemanja Nedovic harika başladığı sezonu aynı güzellikte tamamlamaya niyetli. Sanırım bu sezon kendini en çok geliştiren oyuncu oldu ve seneye kim bilir nerede göreceğiz onu. Sezon başı Dorrel Wright ile güçlendiler ve bu sene ben belki Playoff demiştim Brose için ama bu sezonda olmadı.
OLYMPIACOS PIREAUS – ANADOLU EFES İSTANBUL: 89-82
İkinci sıra için Fenerbahçe ile büyük bir yarış içerisinde olan OLY hataya yer olmayan maçta Anadolu Efes’i geçti. Spanoulis’in yönetmenliğinde (17 sayı, 8 asist, 5 ribaund) Nikola Milutinov 20 sayı, 8 ribaund ve Papapetrou 17 sayı, 7 ribaund ile oynayınca, OLY Anadolu Efes hanesine bir mağlubiyet daha yazdırmış oldu. Efes’de Simon’un 19 sayı, 8 asistlik performansının yanına sınırlı katkı gelince, Ergin Ataman; Euroleague’in en çok mağlubiyet alan koçu istatistiğini bir mağlubiyet daha geliştirmek zorunda kaldı.
FC BARCELONA LASSA – BASKONIA VITORIA GASTEIZ: 73-86
Maccabi’nin yenilmesi ile Baskonia kendisi için ölüm kalım mücadelesi maçına dönen Barcelona deplasmanından galibiyetle ayrılmasını bildi ve Play-off’a bir adım daha yaklaştı. Sahaya giren tüm oyuncularından skor katkısı alan Baskonia’da Voigtmann (17 sayı) ve Poirier (15 sayı) dikkat çeken performansa sahip isimler oldu. Ev sahibi ekipte ise Kopponen’in üçlük yağmuruna (5/5 üç sayı isabeti ve 21 sayı) sadece Oriola eşlik edince galibiyete daha çok ihtiyacı olan ve isteyen takım sahadan galip ayrıldı.
