13.HAFTA
HAFTANIN TAKIMI: OLYMPIACOS PIRAEUS
Kuşkusuz iki takımda da önemli eksiklikler olmasına rağmen haftanın maçıydı. CSKA kazanırsa arayı açacak, Olympiacos kazanırsa rakibini zirvede yakalayacaktı. Pire ekibi bir sistem takımı olmanın ödülünü gene aldı ve nefes kesen maçta güçlü rakibini bir kez daha devirerek İstanbul 2017’nin rövanşını vermedi.
HAFTANIN OYUNCUSU: JAMEL MCLEAN (Olympiacos Piraeus)
HAFTANIN BEŞİ:
NEMANJA NEDOVIC (Unicaja Malaga): Kayıp adam nihayet ortaya çıktı. Sezon başından beri bekleneni veremeyen Nedovic aslında bir önceki Khimki maçında işareti vermişti. Önemli Barcelona deplasmanında patlama yaparak galibiyette pay sahibi oldu. 26 sayı, 4/8 üç sayı isabeti, 4 asist, 3 ribaund ve 26 verimlilik puanı.
ALEXEY SHVED (Khimki Moscow Region): Neredeyse alışkanlık oldu artık. Ne zaman Khimki galip gelse, Shved haftanın karmasındaki yerini alıyor. Anadolu Efes karşısında da durum değişmedi. Sezon ortalamasının üzerinde bir performansla 25 sayı, 3’ü maçı kopartan atışlardan olmak üzere 6/10 üç sayı isabeti, 6 asist, 3 top çalma, 2 ribaund, 1 blok ve 30 verimlilik puanı.
JAMEL MCLEAN (Olympiacos Piraeus): Otuzuna merdiven dayadıktan sonra yeniden doğan basketbolcular kulübünün son üyesi. Sakatlıklardan dolayı uzun rotasyonu sınırlı olan Olympiacos’un imdadına yetişen McLean, sezonun zirvesini en zor maçta yaptı. CSKA karşısında 25 sayı, 5’i hücum 12 ribaund, 2 top çalma ve tam 30 verimlilik puanı ile takımını galibiyete taşırken kendisini de haftanın oyuncusu yaptı.
CHRIS SINGLETON (Panathinaikos Superfoods Athens): Singleton cephesinde değişen bir şey yok. Atina ekibini yine sırtında taşıyor. Maccabi karşısında double/double istatistiği ile maça ağırlık koymasını bildi: 14 sayı, 10 ribaund, 2 top çalma, 1 blok ve 23 verimlilik puanı.
TREY THOMPKINS (Real Madrid): Geçen sezonun en önemli transferlerinden biriydi. Ancak Real bu oyuncudan hiç faydalanamadı. Bu sezon ilk 5 maçı kaçırdı. Daha sonra sakatlıklardan bunalan Real’e hızır gibi yetişti ve üç sayı sokan bir uzun olarak tempolu geçiş hücumlarını seven takımına ne kadar doğru bir transfer olduğunu nihayet gösterdi. Valencia karşısında istatistikleri: 12 sayı, 11 ribaund, 2 top çalma, 3/4 üç sayı isabeti
- HAFTA MAÇLARI
FENERBAHCE DOGUS ISTANBUL – CRVENA ZVEZDA MTS BELGRADE: 82-56
Onuncu haftaya kadar sadece iki galibiyet almış olan Kızılyıldız, sonrasında peş peşe kazandığı üç maç ile İstanbul’a moralli gelmişti. Geçen haftaki plan dışı maç kaybı sebebiyle Fenerbahçe bu maça mutlak galibiyet isteği ile çıktı ve moralli gelmiş rakibine oyuna tutunma şansı tanımadan geceyi kazanarak kapadı. Bir önceki maçta sadece 2 top kaybı yapmış olan Fenerbahçe bu maçta da ilk devrede yaptığı 5 top kaybıyla maçı bitirdi. 23 asist, 41 ribaund yakalanan yüksek istatistiklerdi. 17 faulden sadece biri kaçtı. Rakibin şut yüzdeleri %42 (2 sayı) ve %17 (3 sayı) olunca beş oyuncusundan çift haneli sayı bulan ev sahibi 82-56 galip geldi. Fenerbahçe savunmasını maç boyunca belli bir seviyenin altına indirmeyince, Maccabi maçı öncesi takımı aktif dinlendirme şansı buldu. Son çeyrekte az süre bulan oyuncular ile maçı bitirdi.
ZALGIRIS KAUNAS – BROSE BAMBERG: 88-84
Rakibini 88-84 mağlup eden Kaunas sekizinci galibiyetini alırken , Brose’ye yedinci mağlubiyetini tattırdı. Milaknis’in 20 sayı ile kariyer rekoru kırdığı akşamda, maç boyunca skor yakın gitti. En büyük sayı farkının 10 sayı olduğu, en farklı serilerin 9 sayıyı geçmediği karşılaşmanın son 25 saniyesinde Brose bulduğu üç sayı ile farkı ikiye indirdi ancak faul atışlarından sayı bulan Zalgiris kazanmayı başardı. Kavaliauskas 12 dakikada 15 sayı atarken, Pangos’un 11 sayı 6 asistlik performansı, Jankunas’ın 17 sayısı Zalgiris galibiyeti adına diğer önemli faktörlerdi. Wright’ın 22, Hacket’ın 17 sayısı, Zisis’in 9 asisti Brose’ye yetmedi.
PANATHINAIKOS SUPERFOODS ATHENS – MACCABI FOX TEL AVIV: 89-76
Panathinaikos, bu sezon evinde oynadığı 7. karşılaşmada 7. galibiyetini Maccabi’yi yenerek aldı. İlk yarısı başa baş geçen karşılaşmada ev sahibi takımın savunmasını sertleştirmesiyle 3. çeyrekten itibaren rakibini devre dışı bırakıp geri dönme şansı vermedi.
Singleton-Gist ikilisinin Maccabi uzunlarına büyük üstünlük sağlayıp pota altını domine ettiği karşılaşmada bu oyuncular toplam 29 sayı 20 ribaund üreterek galibiyette büyük pay sahibi oldular. Nick Calathes’in olmadığı kısa rotasyonununda Pappas-Lekavicius ikilisi de 27 sayı 7 asist ile bu boşluğu doldurmayı başardılar. Maccabi tarafında ise yapılan basit hatalar ve özellikle kırılma anlarındaki iki sportmenlik dışı faul mağlubiyetin ana nedenleriydi.
REAL MADRID – VALENCIA BASKET: 91-72
Arka arkaya 3 mağlubiyet aldıktan sonra önce Barcelona’yı yenen ve bir seri yakalamak isteyen Real Madrid, bir başka İspanyol takımı Valencia’yı son çeyrekteki etkili oyunuyla farklı yenmeyi başardı. 5 oyuncunun çift haneli, iki oyuncunun da 9’ar sayı ürettiği Real Madrid’de, Luka Doncic’in sadece 7 dakika sahada kalmasına rağmen, Campazzo’nun 14 sayı 8 asistlik, Thomkins’in de 12 sayı 11 ribaundluk performansları dikkat çekti. İstikrarlı düşüşünü devam ettiren Valencia ise arka arkaya 9. mağlubiyetini aldı. Yaptıkları 18 top kaybı hücumda organize olamamalarına neden oldu.
KHIMKI MOSCOW REGION – ANADOLU EFES: 86-68
3 periyot başa baş giden maç son periyot gelince bambaşka bir hâle döndü. 3. çeyrek sonu 57-56 iken maç sonu 86-68lik bir skor oluştu. 4. periyotlar savunmaların sıkılaştığı periyotlardır, Efes ise son periyotta 29 sayı yiyerek bu konuda da inanılmaz işler yapmaya devam ediyor. Maçın en ilginç istatistiği de yine Efes’ten geldi, tam 19 top kaybı. Yani neredeyse periyot başı 5 top kaybı. Ergin Ataman’ın gelişi ile 4 kısa aşkından vazgeçmediği görülürken bu kadar top kaybı ile nereye gidebileceklerini kestirmek imkânsız. Khimki tarafında ise Shved ve arkadaşları son periyodu domine etmeyi başardılar ve kendilerinden beklenen galibiyete imza attılar. Alexey Shved 25 sayı 6 asist ve 30 verimlilik puanı ile sahanın yıldızı olurken bu seneki çıkışı ile herkesi etkileyen Anthony Gill 16 sayı, 6 ribaund ile Rus ekibine galibiyeti getiren bir diğer oyuncu oldu. Efes tarafında ise McCollum-Dunston ikilisinin toplamda ulaştıkları 42 verimlilik puanı maçın kazanılması bir yana fark yenilmesine bile engel olamadı.
OLYMPIACOS PIREAUS – CSKA MOSCOW: 88-86
Harika bir maç seyrettik. Basketbolun en yüksek seviyede oynandığı, oyuncuların adeta gladyatörler gibi savaştığı süper bir basketbol karşılaşması izledik. Bir tarafta Spanoulis ve McLean, diğer tarafta Sergio Rodrigues ve Kyle Hines çok güzel performanslar sergiledi. Olimpiacos tam bir takımı oyunu oynamaya çalışırken, CSKA işi bireysel ile çözmeye çalıştı. CSKA‘nın tüm maçı sadece 10 asist ile tamamlamış olması da gerçekten maçın kaybedilme sebebi idi. Her iki tarafta çok eksikler olmasına rağmen, Olimpiacos Milutinov ve Printezis, CSKA Vorontsevich ve Hunter’ın yokluklarını hissetmeden oyunlarını sahaya yansıttılar. Skor sizleri aldatmasın savunmalar hiç de kötü değildi, fakat her iki takımda o kadar düzenli hücum etti ki savunmalar kifayetsiz kaldı. Jamel Mclean 25 sayı, 12 ribaund ile Olympiacos tarafında yıldızlaşıp maçın oyuncusu olmayı başarırken, CSKA’da Sergio Rodrigues 23 sayı, 4 ribaund, 2 asist ile oynadı. Her iki takım da neden puan durumunda üstlerde olduklarını göstermiş oldular.
AX ARMANI EXCHANGE OLIMPIA MILAN – BASKONIA VITORIA GASTEIZ: 92-85
Haftanın sürpriz sonuçlarından biri Milano’da oldu. Koç değişkliği ile iyi bir ivme yakalayan Baskonia galibiyet beklediği Milano deplasmanından eli boş döndü. Milano temsilcisinde kısalar gününde olunca, her zaman gününde olan Micov’un performansı boşa gitmemiş oldu. Toplam dört oyuncusundan çift haneli katkı alan Armani takımı toplamda 10 üçlük isabetiyle de rakibini ikiye katladı.
Baskonia takımı Koç değişkliği ile dış şut tehdidi yükselen bir takım takım olmuştu. Bu maç özelinde 5/15 gibi bir yüzdede kalmaları maçın sonunu getirememelerinin başlıca sebeplerinden idi. Shengelia (19 sayı) ve Beaubois (15 sayı) ikilisinin çabası mağlubiyeti önlemeye yetmedi.
FC BARCELONA LASSA – UNICAJA MALAGA: 83-90
Sürpriz sayılabilecek bir sonuç daha. Barcelona istikrarsız gidişine Sito Alonso ile de bir çözüm bulamadı. Gerçi bunda Sito’nun guardsız basketbol oynatma felsefesinin etkisi yok desek yalan olur. Heurtel’in double double kıyısından döndüğü maçta kendi evinde 90 yemekten kurtulamayan Barcelona sahadan boynu bükük ayrıldı.
Malaga takımında Musli’nin gidişi ardından rotasyon daraldı. Sezon başından beri Malaga takımının özeti gibi olan Nedovic’in performansı ( 26 sayı, 4 asist, 3 ribaund) yanına James Augustine (12 sayı, 14 ribaund) de eklenince Malaga galibiyeti hanesine yazdırdı.
