Final 4 Rakiplerimizi Tanıyalım 1.. Olympiacos

Final 4 öncesinde sitemizin yazarları ile Olympiacos, CSKA ve Real Madrid’i , son form durumları ve güçlü zayıf yanları ile değerlendirmek istedik. İlk günün takımı A.Efes’i eleyerek gelen Olympiacos.

 

 

Sezon öncesinde mütevazi kadrosuna rağmen tecrübeli yerli oyuncuları, oturmuş sistemi ve sert savunmaları ile belki F4 adayı olmasalar bile burayı zorlamaları beklenen bir takımdı Olympiacos.

 

Sezon içinde yaşadıkları sakatlıklara rağmen ki, Hackett’ı sezon başında kaybettiler, Spanoulis, Printezis, Lojeski gibi çok önemli oyunculardan zaman zaman yararlanamadılar, normal sezonu ilk 3 içinde bitirip saha avantajını kaparak play off lara girdiler.

 

Normal sezonu 3.sırada bitirmelerinde en önemli etken savunmaları ve rakibi bozmaya yönelik basketbolları idi. Rakiplerini en az verimlilikte tutan takımdı Olympiacos. 74.2 sayı ile en az sayı yiyen 2. takım olmuşlardı. Rakiplerini ne kadar iyi bozduklarını gösteren bir diğer istatistik de izin verdikleri asist sayısı: 14.6 Bu sayı ile bu kategorinin en iyi takımı olmuşlardı.  Yine %46.7 ile 2 sayılık atışlara izin vererek bu kategoride de en iyi takım olmayı başarmışlardı.

 

Playoff da kendilerinden çok farklı bir basketbol oynayan Efes ile eşleştiler. Olympiacos ne kadar tempoyu düşürüp , daha az pozisyon ile oynamak isteyen ve savunma ile ayakta kalmaya çalışan bir takım ise Efes de bunun tam tersi oynayan bir takım idi.

 

5 maça uzayan seri ise aslında bambaşka senaryolara sahne oldu. Olympiacos’un kazanması için temponun düşüp skorun 70 ve civarında olması beklenirken kazandıkları 3 maçın ikisinde 87 sayı attılar. Kaybettikleri iki maçın birinde Efes’i 73 diğerinde 64 sayıda tutmalarına rağmen maçları kaybettiler.

 

5 maçın toplamında Efes’i normal sezon istatistiklerinin çok altında tutmayı başardılar. Aşağıda bir kaç çarpıcı istatistik bilgisini bulabilirsiniz.

Normal Sezon Efes Play Off da Efes
IR 93,8 70,6
Pts 84 69,8
Tot. Rib. 35,6 35,4
Of. Rib. 12,7 11,2
Def.Rib. 22,9 24,2
Asist 18,5 14,2
Steal 7,1 6
Blocks 3,3 3,8
Turnover 11,8 9,8
2% 50,3 48,4
3% 34,8 25,5

Normal sezonun tamamını vasat bir görüntüde geçiren Spanoulis playoff larda gerçek kimliğine büründü. Normal sezonu 11.8 sayı ortalaması ile oynayan tecrübeli Yunan guard, playoff larda bu sayıyı 17’ye çıkardı. Bunu da %28.2 den %47.4’e çıkarttığı üçlük yüzdesi ile yaptı. Asıl önemli fark attığı sayıları ne zaman attığı idi. İhtiyaç olduğu anda sorumluluk aldı ve en zor şutları sokarak rakibilin direncinin kırılmasında baş rolü oynadı.

 

Spanoulis’in en büyük yardımcısı tabi ki yine Printezis’di. Normal sezon ortalamalarına göre çok daha düşük şut yüzdeleriyle oynamış olmasına rağmen 12,8 sayı ve 5,8 ribaund ile takıma katkı verdi.

 

Bu iki oyuncuyu yükselen formları ile en büyük desteği Papanikalou ile Green verdi. Pivot pozisyonunda süreleri paylaşan Birch, Milutinov ve Young üçlüsü rakibe ve oyuna göre farklı görevler alarak savunma enerjisini hep yukarda tutuyorlar.

 

Mantzaris ve Papapetrou görev adamı rollerini harika oynayan oyuncular. Uzunca bir sakatlık döneminden gelen Lojeski de eğer ritmini tutturursa EL’in en keskin şutörlerinden biri.

 

Olympiacos’un CSKA karşısında ne yapabileceğine gelirsek, normal sezondaki 2 maçı da CSKA kazanmıştı, her ne kadar son maç formalite maçı olsa da Atina’daki maç sezonun 5. maçıydı,  kağıt üzerindeki istatistik bilgileri CSKA’yı favori gösteriyor olabilir ancak Olympiacos’un 2 büyük manevi avantajı var, birincisi 5 sene önce gene bu salonda hem de 19 sayıdan geri dönerek kazandıkları final. Ne kadar geri düşerlerse düşsünler o maçın vereceği moral yedek depoda hazır bekliyor. Diğer avantaj da seyirci desteği. 2012 F4’da etkili bir Yunan desteği vardı (hem Olympiacos hem de Panathinakos buradaydı) 5 maçlık bir seri oynansa banko CSKA denebilirdi ama yarı final tek maç her sonuca gebe.

Bununla beraber bu maç bir çok bilinmezin olduğu bir yarı final maçı olacak. Savunma mı hücum mu , tempo mu set mi, sertlik mi estetik mi kazanacak? Spanoulis, EL’in en iyi guard rotasyonuna sahip takımına karşı kariyerinin son baharlarında bir kez daha ben buradayım diyebilecek mi? İki takımın da uzunları kısaların ellerine bakarken hangi takımın kısaları oyunu domine edecek?

 

Tarih tekerrür mü edecek yoksa CSKA geçen sene yaptığı gibi finale kalabilecek mi? Bir Fenerbahçeli olarak eğer finale kalacaksak karşımızda geçen seneden yarım kalan hesabı kapatabilmek için CSKA’yı görmek isterim. Ancak bu seviyelerde çok daha az hata yapan Olympiacos’u bir adım önde görüyorum.

 

Bir kez daha efsanevi bir maça şahit olabiliriz. Herkese iyi seyirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir