Dün akşamki maçı seyrederken eminim çok kişinin gözünün önüne geçen seneki takım gelmiştir. Mücadele, seyir zevki, akıcı hücum muazzam savunma dün akşamki maç için değinilebilecek en önemli noktalar. Geçen sene gönülleri fetheden efsane takımın geri döndüğünü görmek herkesi mutlu etti, bu kesin.
İyi bir beş ile maça başladık ve de hızlı girdik maça. OAKA’yı ilk 5 dakikada susturmayı becerdik. Fakat Gigi’nin erken gelen 2 faulü ile savunma gardımız biraz düşmeye başladı ve rotasyona erken başlamak zorunda kaldık. Kalinic’in çok iyi başlaması herkesin yüzünü güldürmüşken Bobby ve Gigi’nin bir türlü oyuna girememesi ile her şey ters gitmeye başladı. Pana’da ise KC Rivers uzaydan gözü kapalı atmaya başlamıştı ve OAKA maça girdi. Oyuncular üzerlerinde baskıyı hissetmeye başladı. Pana aldı başını gitmeye başladı. İlk 20 dakikada potamıza 42 sayı attılar. 6/11 lik 3 sayılık yüzdesi ve verilen hücum ribaundları bizi çok yordu ve savunma konsantrasyonumuzu kaçırmamıza sebep oldu. Sadece 28 sayı atmıştık ve hiçbir şey istediğimiz gibi gitmiyordu ilk devre. İkinci devrenin başlaması ile ilk hücumda Singleton ile buldukları sayı birçok kişinin yok galiba bu maç o maç değil demesine sebep oldu. Ve işte ondan sonra salona geçen seneki Fenerbahçe geldi. Her yerde mücadele eden, her topa saldıran, çılgın gibi savunma yapan ve hücumda baş döndürücü bir şekilde top çeviren Fenerbahçe’nin gelmesi ile Pascual dehşet bir hata ile devrenin bitmesine 9 dakika kala sondan bir evvelki molasını aldı. Bu hata sonra ki 5 dakika boyunca takımının kontrolünü kaybetmesine sebep oldu. Takımı sadece oyuncu değişiklikleri ile ayakta tutmaya çalıştı Pascual ama Obra kedinin fare ile oynadığı gibi oynadı ondan sonra Pascual ile. Maçın bitimine 4 dakika kala son molasını kullandı Pascual ve artık yapacak fazla bir şeyi de kalmamıştı. Muhteşem 2 performans vardı sahada, gerçek liderliği ilk defa eline aldı Bogdan bu maçta, takıma da sinyali çaktı “merak etmeyin alacağız bu maçı”. 34 dakikaya yakın sahada kalan Bogdan 5/6 3 sayılık 4/6 2 sayılık ile 23 sayı buldu yanına da 5 ribaund ve 5 asist ekledi ve tadından yenmez bir oyun ortaya koydu. Pana’nın dağıldığı dakikalarda hep hücumu doğru yerden oynadı ve tam bir virtüöz gibiydi. Kalinic ise “neden bu adama 1 milyon buy-out ödendi” diyenlere inat Fenerbahçe kariyerinin en iyi maçlarından birini oynadı. 23 dakika sahada kalan Kalinic attığı 16 sayı ile adeta “beni cezalandırıcı olarak kullanın” diye haykırdı tüm maç. Udoh’un 4 bloğu vardı ki maçı çeviren hareketlerdi bunlar hele art arda yaptığı 2 blokluk savunma seyredenlerin hepsini mest etti. Takımca 24 ribaund gibi düşük bir sayıda kalmamız bizi bozdu, düşünün ki en çok ribaund alan oyuncu Kostas oldu 6 ribaund ile. Ekpe + Vesely toplamda 7 ribaund aldılar. Bu can yakıcı bir istatistik ve serinin geleceği açısından can sıkıcı ama eminim ki koç da bunun bilincindedir ve oyuncularını uyaracaktır. Atılan 71 sayının 20 asist üzerinden gelmesi takım oyunu oynadığımızın en iyi göstergesi idi. Buna en büyük katkı yaptıkları 5’er asist ile Bogdan ve Kostas’tan geldi. Kostas her ne kadar “0” sayı ile tamamlamış olsa da 6 ribaund , 5 asistlik performans ve savunma da Calathes’i sindirmesi ile gönüllerde taht kurdu ve “Yunanistan filan fark etmez ben oyunuma bakarım” dedi. 13 top kaybı gerçekten yüksek bu maç için ve sıkıcı olan bu kayıpların çoğunun topu içeri indirirken olmuş olması. Buna serinin devamında daha dikkat etmek lazım. Singleton’ın maçı sadece 3 sayıda bitirmesi ise maçın bize dönmesinde ki en büyük etkenlerden biri. Panathinaikos buraya gelirken çok emek verdi bu bir gerçek ama hem kadro kalitesi hem de coaching olarak bizden çok gerideler.
Bizim tam takım oynadığımız zaman neler yapacağımızı herkes biliyordu ama bunu tekrar görmüş olmak herkesin yüzünde gülücükler açmasına sebep oldu. Yalnız seri henüz bitmedi, bu maç avantajı bize getirdi tabii ama hâlen kazanmamız gereken 2 maç daha var. Takım bunun bilincindedir kesin ve 2nci maçın neticesi ne olursa olsun seyirci de bunun bilincine varmalıdır. OAKA atmosferini hepimizi gıpta ile seyrettik şimdi sıra bize geldiği vakit bunun daha fazlasını yapmak hepimizin elinde. Burada kulüp de elini taşına altına koymalı ve #sarıtribün’ü gerçekleştirmek için gerekeni yapmalıdır. Atmosfer yükseldiği anda Pana’nın İstanbul’da bizi yenme ihtimali bile yok bence.
Sevgiyle Kalın.
