Normal sezonu 4-6 derece ile kapatan Cedevita , ki bu 4 galibiyetin 3’ünü deplasmanlarda almışlardı. Top16’ya ise 2-2 devam ediyorlar ve maalesef bu iki galibiyeti de Türk takımları karşısında aldılar.
Genç ve potansiyelli bir takım Cedevita. Hırvat,Bosnalı, Amerikalı oyunculardan oluşuyor takım. Genelde tüm takımı rotasyona sokmaya çalışıyorlar ancak yine de takımın ana rollerinde belirli oyuncular var.
Genelde ilk beş başlamamakla beraber takımın direksiyonunda Jacop Pullen var. 1,85 lik pg yaklaşık 25 dk sahada kalıp, 14,8 sayı ve 3,6 asist ortalamalarıyla oynuyor. Kısa boyuna rağmen güçlü fiziği ile birebirleri iyi oynayan ve potaya gitmekten çekinmeyen bir pg. Onunla ilgili ilk söylenmesi gereken şey , gününde ise çok tehlikeli olduğu. Topla oynamayı çok seven bir oyuncu ve o oyundayken hücum tamamen onun üzerinden dönüyor. Bu da tabi ki çok fazla top kaybı yapmasına neden oluyor. Üçlük denemelerinde başarılı olduğu zaman genel performansı da artıyor.
Takımın bu sene en dikkat çeken oyuncusu Hırvat Miro Bilan. 2,13 lük pivot klasik eski tip pivot oyuncuların son örneklerinden. Sırtı dönük oyunda onu birebir durdurmak çok zor. Mutlaka bir şekilde sayıya gidiyor. Ancak ne kadar iri bir oyuncu olursa olsun fiziksel mücadeleyi pek sevmiyor. İtiş kakış pek ona göre değil. Ama bundan ne kadar uzak kalırsa verimliliği o kadar artıyor. İkili sıkıştırmalara yakalanırsa bir uzun için gayet iyi fundemental ve saha görüşü sayesinde boş oyuncuları bulmakta çok zorlanmıyor. Yaklaşık 27 dk civarında sahada kalıp 14 sayı 6,7 ribaund ve 2,1 asist ortalamaları yakalamış durumda.
Sahada en fazla süre alan oyuncuları Luka Babic. 2.01 lik forvet oyuncu oyunun her alanında takıma katkı verebiliyor. Onun için de önemli bir not verebilirim. Eğer rakip takım sert savunma yapan bir takım ise, onun verimliliği düşüyor. Kolay sinebilen bir oyuncu olduğu söylemek çok da yanlış olmaz. Rakip takımlar daha çok Pullen ve Bilan üzerinde önlem alıp onu dikkate almadıklarında çok daha etkili oluyor.
Rakip takımda benim en beğendiğim ve seneye veya yakın zamanda bizim takımda görmek istediğim oyuncu Marko Arapovic. 96 doğumlu oyuncu aslında 5 numara . Ancak yetenekleri ve potansiyeli onu 4 numara oynayabilmesine imkan veriyor. Genç takımlarda daha çok 5 numara olarak süre alırken, bu seviyelerde 4 numara olarak onu izliyoruz. Topla arası oldukça iyi, dış şutu var, sırtı dönük oyunları gayet iyi oynuyor, yaşına rağmen fiziği oldukça güçlü, ribaund sezgisi çok gelişmiş. Benim gözümde bu pozisyondaki bir oyuncu için sahip olması gereken herşeye sahip. Sadece tecrübe eksikliği var. Bir iki sene içinde çok üst düzey bir oyuncu olup NBA yolunu tutacaktır. Bizim maçta da eşlenme sorunu yaratabileceğini düşünüyorum. Özellikle Vesely&Udoh ikilisinin beraber oyunda kaldığı anlarda dış şutları ile canımızı yakabilir.
Takımın en istikrarlı oyuncularından biri James White. Bir zamanlar bizim formamızı da giymiş olan White hep atletik özellikleri ile öne çıkmış bir oyuncu. Ancak son zamanlarda olgunlaşan basketbolunu daha çeşitli hale getirdi. Hiçbir zaman çok büyük bir yıldız olmadı ama her takıma katkı verebilen komple bir 3 numara.
Son bahsetmek istediğim oyuncu Fran Pilepic. Ne kadar Top16’da performansı düşmüş olsa da, takımın en iyi üçlük atan oyuncusu. Normal sezonda %63 olan üçlük yüzdesi Top16 ile birlikte %48,5 lara düşmüş durumda. Yine de bu konuda çok dikkatli olmamız gerekli.
Cedevita takımının en kilit noktası savunma ribaundları. Savunma ribaundlarında etkili olduğu maçlarda kazanmaya daha yakın oluyorlar. Kazandıkları maçlarda ortalama 26,5 savunma ribaundu alırken , kaybettikleri maçlarda bu sayı 16,5 ‘a düşüyor. Bunu destekleyen bir istatistik daha vereyim. Kaybettikleri maçlarda rakipleri 17,5 hücum ribaundu alırken , kazandıkları maçlarda rakiplerini 9,5 da tutmuşlar. Bizim açımızdan da hücum ribaundlarındaki etkinliğimiz bizi galibiyete daha kolay götürecektir.
Genel olarak bizim seviyemizde bir takım değiller. Konsantre olup normal basketbolumuzu oynarsak bizim açımızdan zor bir maç olmayacaktır. Ancak Darüşşafaka maçının son çeyreğindeki gibi gevşek ve lakayıt oynarsak Top16’da her takım içerde dışarda bizi yenebilir.
özellikle maç önü yazılarınızı takip ediyorum.Maçtan önce rakiple ilgilive maç hakkında iyi bir özet ve hazırlık oluyor.Arapoviç için yorumunuzu iddalı ve cesur buldum.Bu yazıda bizim nasıl oynamamıza ilişkin daha az şey paylaşmışsınız.