Bobby Dixon Faydalı Olabilecek Mi?

Geçen sene Can Altıntığ olayından sonra bir çok taraftar bu transfere önyargılı yaklaşıyor. 32 Yaşına gelmiş olmasına rağmen hiçbir zaman üst seviyede basketbol oynamamış olması(2009 yılında Asvel ile EL’de 10 maç oynamasının dışında) ve en iyi performasını geçtiğimiz sene sergilemiş olması bu önyargıların çok da haksız olmadığını düşündürüyor. Üstelik artık oldukça uzuyan pg lar içinde 1.78cm boyu ile fazlasıyla kısa kalması da dezavantaj olarak görülebilir.

Olaya bir de şu açıdan bakmak lazım. Emir senelerdir göreceli daha kötü takımlarda iyi oyuncu olarak gözüktü. Hep onun potansiyeline ve yapabileceklerine fazlasıyla inandık. Ancak görünen o ki bizim istediğimiz yerlere gidebilmemiz için yeterli bir oyuncu değil. Hiçbir zaman bir Bodiraga veya Kukoc olamayacak. Sırf yerli statüsü var diye bu kadroda yer alması da bizi kısıtlıyor.

Yerli oyuncu pazarına baktığımızda da öne çıkan çok oyuncu göremiyoruz. Bana sorsanız şu anki yerli oyuncu pazarından sadece Cedi ve Furkan’ı isterim. Onları almamız da mümkün değil bilindiği gibi. Bu durumda kimi transfer etmek istersiniz? Semih ve Oğuz ikilisi de geçen sene bir çok maçta Obradovic’i çileden çıkardılar. Onlarla devam etmek istemiyor haklı olarak, taraftar olarak biz de özellikle geçen sene Zoric faciasından sonra yılana sarılır gibi onlara sarılıyorduk ama iki tane düzgün center gelse, Semih ile Oğuz’u kimse takımda görmek istemez. Bu kadar kısıtlı yerli oyuncu pazarında Türk statüsünde oynayacak bir Dixon bence fazlasıyla kabul edilebilir.

Şu soru da akla geliyor. Pg mevkiinde zaten yerli olarak Kenan var hatta Berk belki değerlendirilebilir. Maalesef öyle değil. Bu iki oyuncuya benim ne kadar inandığımı çevremdekiler iyi bilir. Ancak Obradovic umudunu kesmiş durumda. Yine konu dönüyor dolaşıyor basketbola olan bakış açısına geliyor. Bu iki oyuncunun çalışma şevki ve disiplini Obradovic’i memnun etmiyor ve bu şekilde giderlerse aldıkları süreler çok daha fazla kısalacak. İkisinin de yeteneğinden hiçbir şüphe yok, ancak özellikle Kenan’ın artık 20 yaşına gelmiş olmasını da düşünürsek eksiklerini kapatmaya başlamış olması gerekiyor. 18 yaşında bir oyuncuya sırf potansiyeli için kredi verebilirsiniz aynı Obradovic’in yaptığı gibi. Ama iki sene içinde (tamam ciddi bir sakatlık geçirdi ve 8 ay civarında bir süre kaybetti) hiçbir konuda ilerleme katetmezseniz o zaman bunları hakedersiniz. Takım içinde sadece 3-5 dk lık sürelerde ve sınırlı beklentiyle oynarsınız.

Şimdi gelelim Dixon’ın yapabileceklerine. Benim gözümde en büyük tehdit ne yaşı, ne bugüne kadar oynadığı seviye ne de boyu. Dixon özellikle bizim izlediğimiz dönem olan Karşıyaka serüveninde hep takımın lideri oldu. Direksiyonun başında o vardı. O istediği zaman takımı oynattı istediği zaman kendi oynadı. Fenerbahçe’de işler böyle olmayacak. Zaten büyük ihtimalle Sloukas’ın arkasında 2. pg olacak. Yine 15 dk civarında süre alacağını tahmin ediyorum. Eğer bu süre içinde çok fazla şeyler yapmaya kalkarsa işi zora girecektir. Takımın lideri olmasına veya en skoreri olmasına gerek yok. Bu süre içinde takım organizasyonuna yardımcı olup bulduğu şutları değerlendirmesi yeterli olacaktır. Bu iki işi de rahatlıkla yapabilecek bir oyuncu Dixon. Boyunun kısa olması belki savunmada ona sıkıntı yaratabilir ancak bir diğer taraftan onun top çalma konusunda ne kadar usta olduğunu da hepimiz biliyoruz. Hem kendi savunduğu oyuncudan  hem de yardıma gittiği oyuncudan rahatlıkla top çalabiliyor. Bu kadar kısa olmasına rağmen zamanlama ve yer tutma konusundaki yeteneğini sayesinde hem rakibe geçilmiyor hem de sürpriz ribaundlar alabiliyor.

İşin hücum tarafında ise bir çok artısı var Dixon’ın. Çok çabuk hızlanıyor olması her savunmacıya karşı büyük üstünlük kurmasını sağlıyor. Bu çabukluğu sayesinde hem fazlasıyla potaya gidebiliyor hem de rakibini pazara yollayıp stop-jump-shot’lar ile skor üretme imkanı bulabiliyor. Topla arasının çok iyi olması sayesinde sadece hızı ve çabukluğu ile değil, fundemental’i ile de kendine pozisyon yaratabiliyor. Aslında bunları yapmasına gerek bile kalmayabilir Fenerbahçe rotasyonunun düşündüğümüz zaman ama bu yetenekleri ona takım ihtiyaç duyduğunda ondan beklentileri karşılamak için fazlasıyla yardımcı olacaktır.

Bunlar tamamen teoride kalan şeyler. Geçen sene transfer döneminde oyuncuları değerlendirip konuşurken Goudelock’un iyi bir skorer olduğunu konuşmuştuk. Ancak özellikle ilk zamanlarda Obradovic’in takımın direksiyonuna onu geçireceğini hiç beklemiyorduk. Belki de bu kendiliğinden oldu Obradovic bile bu kadarını beklemiyordu. Aynı durum bu sene de gerçekleşebilir. Dixon aynı Karşıyaka’da oynadığı gibi bir basketbol oynayabilir. Sadece pg olarak değil sg olarak sahada kalabilir. Üstelik şu Hickman’ın sakat, Goudelock’un ayrılmış , Emir’in de gitmek üzere olduğunu düşünürsek, ne kadar 3 numaraya bir transfer yapılacak olsa bile 2-3 rotasyonu geçen seneye göre oldukça zayıflamış durumda. Elimizde şu anda sadece Bogdan ve Melih var. Emir kalsa ve üzerine bir tane 3 numara transfer edilse bile yine de Sloukas ve Dixon’ın aynı anda sahada olacağı dakikalar izlememiz büyük ihtimal. Bu anlarda da Dixon’ın direksiyona geçmesine şahit olabiliriz.

BOBBY DIXON İSTATİSTİKLERİ

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir