Olympiacos sezona başlarken yine mütevazi bir kadro ile yola çıkmış, sezonun başlarında coach değişikliğine gitmiş ve F4 için öncelikli adaylar arasında yer alması tartışılır olmuştu.
Ancak özellikle Safairopoulos takımın başına geçtikten sonra zaten sert olan savunmalarını iyice yukarı taşıyıp kolay kolay düzen dışına da çıkmamaları sayesinde Top16 ile birlikte en önemli F4 adaylarından birine dönüştüler. Özellikle kendi sahalarında EL’in en zorlu takımı durumundalar.
Oturmuş bir sistemleri ve bunu uygun kadro yapıları var . Uzunlarını sert atletik oyunculardan seçiyorlar. Pota altı rotasyonunda yer alan oyuncuların tamamı aslında pozisyonlarına göre kısa oyuncular. Hunter, Dunston, Printezis ve Petway dörtlüsünün en uzunu Petway o da sadece 2,05cm. Hines ile başlayan undersized ancak güçlü oyuncu profilini devam ettiriyorlar. Dunston ve Hunter birbirine çok benzeyen, fazlasıyla atletik, kalıplı, aşırı sert uzunlar. Onları birebir yenmek de üzerlerinden ribaund almak da hiç kolay değil. Hücumda da hareketli ayakları ile hem p&r sonrası hem de içeri cut’ları ile pozisyonları bitiriyorlar. Orta ve uzun mesafe şutları yok denecek kadar az. Bu açığı Printezis ve Petway ile kapatıyorlar. Onlar da hem yüzü dönük oyunu oynayabilen, hem şut tehdidi olan uzunlar. Sertlik konusunda da Dunston&Hunter ikilisinden aşağı kalmıyorlar. Bu dörtlüye karşı pota altında üstünlük sağlayabilecek çok az rotasyon var ve maalesef bizim de pek şansımız yok onlara karşı. Bizim uzun rotasyonunda onların uzunlarının sertliğine cevap verebilecek bir tane bile oyuncumuz yok maalesef. Sahamızda oynadığımız maçta Semih&Oğuz&Zoric üçlüsü toplam 27 dk sahada kalmış ve maçı 0 sayı 3 ribaund ile tamamlamışlardı. Yine benzer bir senaryo bize bekleyecektir.
3 numara konusunda da yine büyük üstünlükleri var. Matt Lojeski&Tramell Darden ikilisi hem fiziksel olarak hem atletizim olarak hem de şut yüzdesi olarak bizim üç numaralarımıza göre büyük fark yaratıyorlar. İlk maçta bizi en fazla buradan çökertmişlerdi. Özellikle Matt Lojeski 25 dk süre aldığı maçta 18 sayı, 8 ribaund, 2 asist 2 top çalma ve %60 ın üzerinde şut yüzdesi ile galibiyeti getiren başrol oyuncusu olmuştu. İşin savunma tarafında da takım sertliği koruyan bu ikili bize büyük problem çıkaracaklardır.
Görüldüğü gibi şu ana kadar bahsettiğim 3 pozisyonda da bize karşı maalesef üstünler. Gelelim guard rotasyonuna. Burada karşımıza EL’in en elit oyuncusu çıkıyor: Spanoulis. Takım bir kaç senedir onun üzerine kuruluyor. Pozisyonunun bana göre en faydalı oyuncusu. Takımına mutlaka katkı verebilecek bir alan buluyor her maçta. Ne bir adım geride durabilirsiniz, ne içine kadar girip savunma yapabilirsiniz. İlk maçta onu gayet iyi durdurmuştuk ancak buna rağmen yine çok uzaktan bir üçlük atarak canımızı yakmış, ayrıca maçın sonunda en kritik yerde yine üç sayı denemesinde faulu alıp çizgiye gitmiş ve galibiyeti takımına getirmişti. Yine elimizden geldiğince baskılı savunma ile verimliliğini düşürmek öncelikli hedeflerimizden biri olmalı.
Yunan milli takımının da çekirdeğini oluşturan kısa rotasyonu Olympiacos’un önemli silahlarından biri. Sloukas&Mantzaris ikilisi ne kadar Spanoulis’in gölgesinde kalsalar da oldukça önemli parçalar. Bu oyunculara ek olarak Lafayette ön alanda yapılan baskılı savunmanın ve ceza atışlarının önemli oyuncusu.
Sonuç olarak bizi sezonun en zor maçı bekliyor. Takımın üzerinde Pazartesi günü yaşanan büyük rezaletin de etkisi olacaktır. Üstelik takımına olumlu rakibe olumsuz etkiyi yapan gayet bilinçli bir seyircinin karşısında oynayacak olmak da bizi galibiyetten uzaklaştıracak unsurlardan biri. Ha derseniz ki hiç mi kazanma şansımız yok, GSLH bizi bu şartlar da yenebiliyorsa bizim Olympiacos’u yenmemiz de olası. İlk maçta tutturdukları %57 üç sayı %93 serbest atış yüzdesini yakalayamazlarsa, pota altında çok ezilmezsek , Bjelica ve Bogdan iyi günlerinde olursa , Zisis&Hickman ikilisi ekstra katkı verebilirse sürpriz bir galibiyet çıkabilir.
Bu yazımda size istatistiki çok az detay verdim. Çünkü aslında istatistiklere bakılırsa rakibimiz hakkında ne kadar yanılacağımız görülür. Bu aşağıdaki tabloyla karar versek bu maçın favorisi biz olurduk 🙂
Önce CSKA-Efes arkasına Olympiacos-FBU ile Cuma akşamı gayet güzel maçların olacağı bir basketbol akşamı olacak. Umarım iki temsilcimiz de maçlarından galibiyet ile ayrılırlar.
Herkese iyi seyirler.
Euroleague’de an itibariyle evinde en uzun süredir kazanan takım Olympiakos , deplasmanda en uzun süredir kazanan ise Fenerbahçe..
Zor maç..
An itibariyle evinde yenilmemiş takım yoktur, FbU ile oynanamis takım vardir 🙂
geriye Maccabi ve Real kaldı, birini playoff ta öbürünü de inşallah f4 de yeneriz