FBU-Olympiacos: 68-74. Maç Sonunu Oynamak

Kendi sahamızdaki ikinci önemli maçı da maç sonunda  maalesef kaybettik. Takımın çoğunun genç oyunculardan oluşması bunda önemli bir etken olabilir. Ancak nasıl deplasmandaki Barcelona maçında son saniye hücumundaki set oyunundan bahsetdiysek bu maç içinde bu ve CSKA maçları için de bunun ne kadar kötü oynandığını söylememiz lazım. İki maçında sonunda topu oyuna sokamayıp şut şansını bile bulamadan maçı kaybetmek gerçekten çok üzücü.

Maçla ilgili konuşulması gereken çok konu var. Ben de herkesin konuştuğu konular üzerine yorumlarımı paylaşmak istiyorum. Bunlardan birincisi Andrew Goudelock konusu.

Geldiği günden beri onun hakkında farklı fikirleri olan insanlar var. İyi defans yapmadığını söyleyen, topla çok oynadığını söyleyen, büyük takımlara karşı iyi performans gösteremediğini söyleyen bir çok görüş var. Bunlardan birincisine ben de katılıyorum. Defans konsantrasyonu çok yüksek bir oyuncu değil. Hatta bazen rakiplerin onun üzerine oynaması nedeniyle ciddi problem de yaratıyor. Bunun için önce savunma yapmayı istemesi ve bunun için çalışması gerekli. Yetenek gerektiren bir konu değil savunma, biraz istek ve biraz pozisyon öğrenerek bunu yapabileceğinden eminim. Yapamasa bile sadece savunma yapmıyor diye onu takımdan göndermek de istemem. Çünkü o inanılmaz bir hücum silahı.

Screen Shot 2015-01-18 at 22.09.16

Topla çok oynama konusu. Maalesef bu konu Obradovic’in suçu. Geçen sene benzer bir durumu Bojan ile yaşıyorduk. Topu onun eline verip 20 saniye boyuncu bir şeyler yaratmasını bekliyorduk. Bu tarz hücumlar gerçekten hem izlemesi çok sıkıcı hem de tüm takımın hücum konsantrasyonunu aşağı çekiyor. Ve başarısız olan bu hücumun arkasından savunma direnci de aşağı düşüyor ve sayıyı yiyoruz. Set içinde bir kaç kez pozisyon arayıp sonrasında top Glock’a gelse belki tamam, işte şimdi sıkıştık mecburen onun birebirine kaldık diyebiliriz. Bunun yerine yarı sahayı geçer geçmez topu onun eline veriyor bekliyoruz. Zisis yokken de böyleydi ki bunun için Hickman ve özellikle Kenan’a çok kızıyorduk, Zisis geldikten sonra da böyle oldu. Eğer Obradovic istemese o top onun eline hücumun başında geçmez. Bojan gibi Glock da ikili sıkıştırma sonrasında topu boşta olan arkadaşına göndermekte çok başarılı bir oyuncu değil. Bu tarz durumlar ya top kaybına ya da zaman kaybına neden oluyor. Burada aslına Teodosic gibi, Diamantidis gibi bir oyuncu olsa o zaman boşta kalan adamı bulup bunu bir avantaja çevirebiliriz. Konu Vesely gibi onu da doğru kullanmaya geliyor. Biz her geçen gün onun sırıtına daha çok biniyor ve onu daha çok zorluyoruz. Bu hem takımın performansını aşağı çekiyor hem de onun daha diri kalıp daha sağlam hücum etme şansını elinden alıyor. 32 dakika oyunda kaldı yine Glock ve ikinci yarının 1.dakikasından itibaren hiç çıkmadan oynadı. Bu durumda onun da maçın sonuna kadar diri kalmasını beklemek ve takımın tüm skorunu atmasını beklemek hayalcilik.

Büyük takımlara karşı performansı konusunda da olumsuz eleştirilere katılmıyorum. Olympiacos maçı da gösterdi ki, herkese her takıma karşı hücum edebilir, önemli olan onu doğru kullanmak.

İkinci konu maçı sıfır sayıyla tamamlayan pivotlar. Evet Zoric, Semih ve Oğuz maçı 0 sayı 3 ribaund ile tamamladılar. Bunu maç önü yazımda belirtmiştim, aslında onlardan çok verimli oynamalarını beklemiyordum ben de, ama bu kadar da değil. Gerçi şunu da atlamamak lazım, bu pozisyonun 40 dakikasının 27 dakikasını bu 3 oyuncu paylaştı. Geri kalan 13 dakikayı Vesely oynadı. Vesely aslında maçın kilit oyuncusuydu. Rakibin atlet ve size’lı uzunlarına karşı aynı atletizmi gösterebilecek tek oyuncumuzdu. Tabi güç kısmından bahsetmiyorum, o konuda ne Dunston ile ne de Hunter ile başetmesi pek mümkün değil.

Maçın başında Olympiacos onun şut ve potadan uzak kaldığı zamanki etkisizliğini bildiği için onu sürekli risk ettiler. O da bu pozisyonları değerlendiremedi. Eğer o işleri biraz daha yüzdeli halletseydi o zaman maçın senaryosu farklı olabilirdi.

Screen Shot 2015-01-18 at 20.53.28

Yine de ilk çeyrekte son zamanların en iyi Emir’i sayesinde 22-16 üstün geçmeyi başardık. Ve Glock ile Bjelica çeyreğin sonuna kadar oyuna girmediler. İlk çeyreğin sonlarına doğru Zisis de yerini Kenan’a bıraktı ve Kenan da aslında çıkana kadar gayet iyi oynadı.

Rakibin kilit oyuncusu Spanoulis üzerine Zisis yerine Bogdan’ı verdi Zoc. Bunda da maçın sonları hariç kadar gayet başarılı oldu. Fakat takımın geri kalanı hem o bilinen sert savunmasını hiç düşürmeden yapıyor olmaları hem de disiplinli set hücumları sayesinde başta Lojeski önderliğinde bu eksikliği hissettirmediler. Özellikle ikinci çeyrekte çok yüksek bir yüzdeyle üçlükleri soktular zaten maç sonunda da bizimle oynayan tüm takımlar gibi en iyi üçlük attıkları maçlarını oynayıp %57 ile 12 üçlük attılar.

İlk çeyrekte onları 16 sayıda tutmuş olmamıza rağmen 2.çeyrekte maalesef son saniyedeki inanılmaz Spanoulis üçlüğü ile 27 sayı yedik maalesef ve devreyi 7 sayı geride tamamladık.

Şimdi geliyoruz asıl soruna. Rotasyon. İkinci yarının başında toparlandık farkı kapattık ve son çeyrekte de öne geçtik. 2.çeyrekte 27 sayı yiyen takım, ikinci yarının tamamında 31 sayı yedi sadece. İkinici yarıda bir ara Semih girdi oyuna. O sıralarda sürekli içerden sayılar yiyor , pota altını çok boş bırakıyorduk. Semih’in oyuna girmesi ile hücumda çok etkisiz olmasına rağmen savunmada yaptığı fauller ile birlikte pota altını fazlasıyla korudu. Onun 4 faul alıp kenara gelmesiyle birlikte yine çok basit iki turnike yedik.

İkinci yarıda Kenan hiç süre almadı, Glock hiç oynudan çıkmadı, Bjelica hiç oyundan çıkmadı, rotasyon gittikça daraldı. İşlerin zorlaşması ile birlikte Zoc bunu yapıyor. Maça çok iyi başlayan Emir bile oldukça fazla kenarda kaldı. Melih ve Serhat yine oyuna hiç girmediler. Rotasyon ne zaman daralırsa işler o kadar kötü gidiyor bizim takımda. Zoc’un rotasyonu daraltması oynayan oyuncular üzerinde bile baskıyı arttırıyor. Baskı arttıkça takımdaki oyuncuların top kullanma isteği azalıyor. Sonuçta başa dönüyoruz o toplar Glock a veriliyor ve herkes onu izliyor. Bogdan 37 dakika sahada kaldı ve sadece 9 şut kullandı. Glock ise 32 dakikada 20 top.  Tabi kullanılan top sayılarından bahsederken Zisis’den bahsetmezsek olmaz. 20 dk oyunda kaldı Zisis ve bir kez bile şut denemedi. Bakın kaçırmış olmasından bahsetmiyorum şut denemedi bile. Bu takımda en çok eleştirilen oyunculardan biri 19 yaşındaki Kenan 2 üçlük deneyip birini soktu ve takıma ilaç olması nedeniyle alınan Zisis, en kritik en stresi yüksek maçta takımın en deneyimli oyuncusu olmasına rağmen bir kez bile potaya bakmadı. Daha önce belirttiğim gibi hiç sayı atamayan uzunlarımızın potaya gönderdiği top sayısı da sadece 2. Bu işi biran önce halletmesi lazım Zoc’un. Bu takımda Melih de, Serhat da biraz süre alıp görev yapabilecek oyuncular. Semih ilk yarı boyuncu hiç oyuna girmedi ama girdiği süre boyunca savunmada gayet iyi işler yaptı. Zisis kenardayken Emir’in değil Kenan’ın oyuna girmesi gerekli ki Emir Bogdan ile 3 numarayı paylaşsın.

Screen Shot 2015-01-18 at 22.06.08

Şimdi şöyle bir yorum gelebilir , madem rotasyonun daralması kötü ama maçı son 1 dakikaya 3 sayı önde girip kaybettik. Evet kaybettik çünkü o sırada sahada olması gereken oyuncular artık enerjilerinin son damlasını oynuyorlardı. Evet maç sonunu iyi oynayamadık evet topu oyuna sokamadık, ama neden sokamadık, enerjimiz bitti. Olmpiacos’un en önemli oyuncusu Spanoulis 25 dk kaldı oyunda sadece, hiçbir oyuncuları bundan daha uzun da kalmadı sahada.

Önümüzde iki deplasman maçı var, önce Milano’ya sonra Malaga’ya gideceğiz. Bu maçlar artık iyice önem kazandı, kendi sahamızdaki maçları kaybederek deplasmanda maç kazanmak zorunda kaldık. Bakalım Bogdan’ın dediği doğru mu? Evimizde oynarken üzerimizde baskı oluyor, deplasmanlarda daha rahatız demişti bu hafta içinde verdiği röportajda. Bu iki deplasman bize bunu gösterecek. Artık ilk iki şansımız oldukça zora girdi, deplasmanlarda CSKA ve Olympiacos maçlarını yenemezsek ilk iki mümkün değil. Mutlaka ilk dört içinde kalacağız zaten bu sene artık Top8 yapmamamız kabul edilebilir bir sonuç olmayacaktır.

MAÇIN İSTATİSTİKLERİ

  1. Mustafa Şerif diyor ki:

    Öncellikle bu siteinizi yeni farkettim ve çok mutlu oldum böyle seviyeli ve basketbol bilgisi yüksek bir platform yarattığınız için tabiki sadece Fenerbahçemiz adına değil. Çok isabetli değerlendirmeleriniz var, aynen katılıyorum. Yurtdışında olduğum için maçları euroleague tv den izliyorum ve her maçı en az 2 veya 3 defa tekrar tekrar seyrediyorum. Ancak Zoc a sonuna kadar güvenmek ile beraber bazı maçlarda rotasyonu kendisinden beklenmedik şekilde unuttuğunu ve bence ligin en kuvvetli pota altı 3 lüsünü yeterince değerlendirmediğini, EL seviyesine yakışmayan faul atış problemini çözemediğini, Rick Hickman dan yeterince yararlanamadığını düşünüyorum. Özellikle sayı üretme potansiyeli yüksek olmayan Zisis ve Kenan ile maalesef yine Bogdan ve Glock a çok yük binmeye devam edecek. Son maç gösterdi ki Rick in tekrar monte edilmesi gerekiyor kurguya yoksa ligin sayı üreten pg ları karşısında sadece savunma yapan pg lar ile maalesef çok başarılı olmayı beklemeyelim. Bu senenin en iyi oyunu olan deplasmandaki Barcelona maçı bence tekrar tekrar izlenip benzer takım ve rotasyon kurgusu oturtulmalı aksi taktirde ilk 8 bile zor olabilir. İstatistiklere bakıldığında, çok kötü faul yüzdemiz ve pg ların düşük skorları dışında f4 potansiyeli olan takımlardan kötü değiliz. CSKA maçında Teodosic ve OLY maçında Spanoulis sayıları ile maçı kaybettik yoksa farklı kazanıyorduk iki maçı da. PG ları çıkardığımızda takımın geri kalanı iş yapıyor aslında, her ne kadar uzun rotasyonunu iyi kullanamasak ta. Kısacası Zisis in ortalama 10 sayıya oturması gerekiyor, Semih in ilk 5 çıkması ve daha uzun süre oynaması, Rick in kesinlikle dahil edilmesi, Emir in rotasyonda daha uzun süre kalması… Umarım çok kritik ve zor olacak Milano maçını daha doğru takım görüntüsü veren bir kurgu ve maç içinde Zoc tan beklenen doğru rotasyon ile kazanırız.

    • okanbaytin diyor ki:

      Her insan hata yapabilir, biz beklentisi yüksek taraftarlar da herkesi eleştirebiliriz, Zoc da hata yapıyor, özellikle ikimizin de hemfikir olduğu rotasyon konusunda. Ricky gerçek bir pg değil, ama yanında gerçek bir pg ile verimli olabilen bir oyuncu, bazen Zisis ile bazen de Zisis olmadan oynayabilir ve mutlaka verim verecektir. Ancak sakat ve tam olarak bilmemekle birlikte sanırım ciddi bir sakatlığı var. Umarım kısa zamanda iyileşir. Zisis, Kenan ve Ricky ile bu pozisyonu rahatlıkla çevirebiliriz. Ne Bogdan ne Emir’in bu pozisyonda kullanılmasına gerek yok. 2 numarada Glock en az 25 dk süre almalıdır, rakibe ve o günkü performansa göre bu süre +-5 dk oynayabilir. Geri kalan zamanda Ricky ve bazen Melih veya Serhat yine rakibe göre süre alabilir. 3 numarayı Bogdan ve Emir rahatlıkla paylaşabilir. Bazen Emir’i 4 e kaydırıp Bogdan’ın süresi 5 dk artabilir. Bjelica min. 25 dk sahada kalmalı diye düşünüyorum, Vesely geri kalan süreyi, ve bazen yine rakibe göre 5 numaradan birkaç dakikayı alabilir. Oğuz ve Semih yine rakibin 5 numarasına göre tercih edilebilir, Zoric bile orta mesafe şutu ile çok sert olmayan 5 numaralara karşı verim verecektir kısıtlı sürelerde. Sonuçta bu takımın en az 10 kişinin dakikaları paylaştığı bir rotasyon ile oynaması gayet normal. Bu seviyede bu maç frekansıyla rotasyonu kullanmazsak başarılı olma şansını pek görmüyorum. Tüm yükün Glock, Bogdan ve Bjelica’ya binmesi bizi patlatacaktır. Eğer Zoc bu oyunculara verdiği krediyi biraz da diğer oyunculara verebilirse bence takımın seviyesi yükselecek.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir